Cumhurbaşkanı Erdoğan KADEM Genel Kurulu'nda konuştu: Kadına karşı şiddetle mücadelede yeni düzenlemeler yapıldı cezalar artacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) 4. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, derneğin 4. Olağan Genel Kurulu'nun Türkiye'ye, millete ve özellikle de kadınlara hayırlar getirmesini diledi. Erdoğan, kuruluşundan bugüne KADEM çatısı altında, kadınların haklarının korunması ve demokrasinin geliştirilmesi konusunda çalışan, gayret gösteren herkese teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan KADEM Genel Kurulu'nda konuştu: Kadına karşı şiddetle mücadelede yeni düzenlemeler yapıldı cezalar artacak
Giriş Tarihi: 04.03.2022 12:21 Güncelleme Tarihi: 04.03.2022 13:40
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. Kadına şiddetle mücadelede yeni düzenlemelerin yapıldığını söyleyen Erdoğan "Takım elbise giyip kravat takarak ellerini önlerinde birleştirerek tiyatrovari görüntü takdiri indirim sebebi olmayacaktır. Kasten öldürme kadına karşı işlenmişse cezalar daha da arttırılacaktır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Kadının temel ve hak özgürlükleri konusunda yaşanan sıkıntılar zamanın ve şartların ürünü, toplumsal kabüllerin eseridir. İlahi takdirden kaynaklanmayan her meselenin çözümü gayretle, sabırla mümkündür. Dünyada kimi yerlerde varlığını gördüğümüz sapkınlık dayatması değil kadın insan, erkek insanoğlu irfanından neşet eden erdem mücadelesidir.
Kadınların haklarını savunmak, onları küçümseyerek, metalaştırarak değil onların insan sıfatıyla zaten sahip oldukları haklarını teslim etme anlayışı ile yapılır. İşte biz bunun mücadelesini verdik, veriyoruz. Kadınlarımızın çok önemli mesafeler kat etmesini sağladık. Kadınların işgücüne katılımını yüzde 27'lerden yüzde 34'lere çıkardık. Kadın istihdamını 6 milyondan 10 milyon sınırına getirdik. Üniversitelerimizdeki öğretim elemanları arasında kadınların oranı yüzde 51'lere yaklaştı. Pek çok meslek dalında kadın erkek oranı büyük ölçüde dengelenmiş durumdadır.
KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE
Paketi en kısa sürede TBMM'nin gündemine getireceğiz. Yeni düzenlemede kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık ifadesi içermeyen hiçbir davranışı indirim nedeni olarak kabul edilmeyecektir. Takım elbise giyip kravat takarak ellerini önlerinde birleştirerek tiyatrovari görüntü takdiri indirim sebebi olmayacaktır. Kasten öldürme kadına karşı işlenmişse cezalar daha da arttırılacaktır.
Tehdit suçlarına verilecek cezanın alt sınırı 6 aydan 9 aya çıkarılacaktır. Fiziki ya iletişim araçları ile yapılan ısrarlı takip eylemleri 2 yıla kadar hapisle sonuçlanacak işlem görecektir. Belli durumlarda bu suç için tutuklama kararı da verilebilecektir. Eşe ya da eski eşe karşı kasten yaralama suçları da katalog suçları kapsamına alınarak tutuklama kararları kolaylaştırılacaktır. Şiddet mağduru kadınlara istemeleri halinde ücretsiz avukat görevlendirilebilecektir.
28 Şubat'ta sözde çağdaşlık adına başlarını örttükleri için zor kullanarak onları okulda çıkaran zihniyet kara bulut gibi ülkenin üzerine çökmüştü. O 28 Şubat eskide kaldı, tarih oldu. Sizlere yeniden böyle bir 28 Şubat inşa ettirmeyiz.
Kadınların varlıklarına saygı duymayanlar, meta olarak görenler hangi süslü kavramların arkasına sığınırlarsa sığınsınlar bu taraflarını açığa bvurmaktan kaçınmıyorlar. Ülkenin ikinci büyük partisinde onca taciz, hırsızlık vakasını ısrarla görmezden gelmesi en başta kadınlara karşı yapılan saygısızlıktır. Bu skandallardan herhangi biri bizim partimizde yaşanmış olsaydı maruz kalacağımız ithamları tahayyül bile etmek istemiyorum. Nerede bu kadın dernekleri? Niçin görünmezler? İlla kendi zihniyetlerinden mi olacak? İnsan olmak, kadın olmak yetmiyor mu? Niçin gitmiyorsunuz adalet saraylarının önüne? görünmezler, çünkü onların bu noktada cibilliyetleri bozuktur. Başak Cengiz'de bunları gördük, çıktılar mı ortaya? Çıkmadılar.
Bunların derdi sapkın ideolojilerini benimsetmek. O yüzden samimi savunucusu biziz. KADEM'in bu doğrultuda yürüteceği her çalışmayı desteklemeye devam edeceğiz. Bugüne kadar KADEM çatısı altında çalışan kardeşlerime, milletim adına teşekkür ediyorum.
OYNAT 01:30
Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP'deki tecavüz olaylarıyla ilgili: Niçin gitmiyorsunuz adalet saraylarının önüne illa kendi zihniyetinizden mi olacak?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. CHP'de yaşanan taciz ve tecavüz olaylarında kadın hakları savunucularının tutumunu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Bu skandallardan herhangi biri bizim partimizde yaşanmış olsaydı maruz kalacağımız ithamları tahayyül bile etmek istemiyorum.
Nerede bu kadın dernekleri? Niçin görünmezler? İlla kendi zihniyetlerinden mi olacak? İnsan olmak, kadın olmak yetmiyor mu? Niçin gitmiyorsunuz adalet saraylarının önüne? görünmezler, çünkü onların bu noktada cibilliyetleri bozuktur.
Bunların dertleri kendi sapkın düşüncelerine zemin hazırlamaktır.' diye konuştu.
OYNAT 00:55
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Takım elbise giyip kravat takmak indirim gerekçesi sayılmayacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu.
Erdoğan, yeni düzenlemeyle artık kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık emareleri içermeyen hiçbir davranışının indirim nedeni olarak kabul edilmeyeceğini ifade ederek, 'Sadece takım elbise giyip, kravat takarak, ellerini önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler, takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır.' diye konuştu.
Yeni reform paketi
Ülkedeki kadın cinayetlerinin oran olarak Avrupa ülkelerinin çoğundan daha geride olduğunu ancak bu tür hadiseleri sıfırlayana kadar kendilerini görevlerini yapmış sayamayacaklarını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Nitekim bir süredir Adalet Bakanlığımız bu çerçevede yeni bir reform paketinin hazırlıklarını yürütmektedir. Taslağı üzerindeki çalışmaları biten bu paketi en kısa sürede Türkiye Büyük Millet Meclisimizin gündemine getireceğiz. Yeni düzenlemeyle artık kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık emaresi içermeyen hiçbir davranışı indirim nedeni olarak kabul edilmeyecektir. Sadece takım elbise giyip kravat takarak, ellerini önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatro vari görüntüler takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır. Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve eziyet gibi suçlar kadına karşı işlenmişse cezalar daha da artırılacaktır. Nikahlı veya boşanmış eşe karşı işlenen tehdit suçlarına verilecek cezaların da alt sınırı 6 aydan 9 aya çıkarılacaktır. Fiziken veya iletişim araçları vasıtasıyla yapılan ısrarlı takip eylemleri, artık cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapisle sonuçlanacak bir suç olarak işlem görecektir. Belli durumlarda bu suç için tutuklama kararı da verilebilecektir. Aynı şekilde eşe veya boşanılan eşe karşı işlenen kasten yaralama suçları da katalog suç düzenlemesine dahil edilerek tutuklama kararları kolaylaştırılacaktır. Şiddet mağduru kadınlara talep etmeleri halinde Baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirilebilecektir. Tüm bu yeni düzenlemelerin de ülkemiz ve kadınlarımız için şimdiden hayırlı olmasını diliyorum."
"Türkiye'de kadın hakları konusundaki çifte standardın en bariz örneği 28 Şubat"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hafta başı 28 Şubat post modern darbesinin 25. yıldönümü olduğunu hatırlatarak, Türkiye'de kadın hakları konusundaki çifte standardın en bariz örneğinin 28 Şubat uygulaması olduğunu söyledi.
Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren Batı'daki gelişmelere işaretle kadını hayatın her alanında öne çıkarma söylemiyle hareket edenlerin aslında zihinlerinin gerisinde nasıl faşist, gerici, karanlık bir dünya taşıdıklarının çeyrek asır önce 28 Şubat'ta görüldüğüne dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunun yabancısı değiliz ve bunları da çok iyi biliriz. Bu dönemde sözde çağdaşlık adına sırf başlarını örttükleri için kız öğrencilerin eğitim-öğretim haklarını ellerinden hoyratça alan, zor kullanarak onları okullarından dışarı çıkartan zihniyet, kara bir bulut gibi ülkenin üzerine çökmüştü. Kamuda çalışan kadınları, sırf başörtüsü tercihleri yüzünden gözlerini kırpmadan kapı önüne koydular. Hatta bu uygulamayı özel sektöre kadar yaygınlaştırdılar. Evet, 28 Şubat döneminde çalışma hayatından sokağa kadar her yerde bu kirli zihniyetin gölgesine rastlamak mümkündü. İşte şimdi de 28 Şubat'ta 'Acaba 2023'te nasıl biz hükümeti veya iktidarı ele geçiririz?' gayreti içindeler. Ama kusura bakmayın o 28 Şubat geride kaldı. O tarih oldu. Sizlere yeniden böyle bir 28 Şubat inşa ettirmeyiz. Ülkemizde kadınların en çok ayrımcılığa maruz kaldığı yıllar çağdaşlık, laiklik, irtica naralarıyla insanımızın ötekileştirildiği işte bu süreçtir."
"Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanları 5'e, 10'a katlayan işler gerçekleştirdik"
Milletin değerleri, inancı, tarihi, kültürüyle kavgalarını, kadınlar ve erkeklerin kıyafet tercihleri üzerinden yürütenlerin foyalarının kısa sürede ortaya döküldüğünü belirten Erdoğan, "Şimdi bir araya geliyorlar. 'Bir şeyler yapar mıyız?' Büyüklerimizin güzel bir ifadesi var: 'Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur.' Bunların durumu bu." dedi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her girişim gibi bu sürecin de arkasından bankaları soyarak zaten kıt olan kaynaklarımızı yağmalayarak, yerli ve milli her girişimin üzerini örterek, ülkenin ve milletin geleceğini çalan hırsızlar çıkmıştır. Dünya ekonomik büyüme ve sosyal refah yolunda dev adımlarla ilerlerken, Türkiye'nin ardı ardına yaşadığı siyasi ve ekonomik krizlerin ülkeye ne kadar ağır maliyeti olduğunu biz 20 yıllık hükümetlerimiz döneminde daha iyi gördük. Ülkemizin potansiyelini harekete geçirdiğimizde, imkanlarını ortaya çıkardığımızda, kaynaklarını eser ve hizmet üretmek için kullandığımızda, kısa sürede cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanları 5'e, 10'a katlayan işler gerçekleştirdiğimize şahit olduk. Eğitimde bunu yaptık. Sağlıkta bunu yaptık. Ulaşımda bunu yaptık. Adalette bunu yaptık. Emniyette bunu yaptık. Dış politikada bunu yaptık. Tarımda bunu yaptık ve bunu yapmaya da devam ediyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınların toplumda, çalışmada, siyasette, evde ve hayatın her alanında haklarını adilce kullanabildiklerinde ülkeye ne kadar büyük katkıları olabileceğinin de bu dönemin kazanımlarından biri olduğuna dikkati çekti.
"Nerede bu kadın dernekleri, niye bunlar meydana çıkmazlar"
"Ne zihnen ne kalben bu gelişmeleri içselleştiremediği halde sırf demokratik görünmek, her kesime açık olduğu intibaını vermek için kürsülerde atıp tutanların kendilerini azıcık rahat hissettikleri anda gerçek yüzlerini nasıl ortaya döktüklerinin örneklerini en iyi sizler biliyorsunuz." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kadınların sadece inançlarına değil bizatihi varlıklarına saygı duymayanlar, onları istismar edecek bir meta olarak görenler, hangi süslü kavramların arkasına sığınırlarsa sığınsınlar bu süfli taraflarını açığa vurmaktan kurtulamıyorlar. Ülkenin güya ikinci büyük partisinin kendi içinde yaşanan, çoğunun da mağduru kadın olan onca taciz, tecavüz, arsızlık, hırsızlık vakasını ısrarla görmezden duymazdan gelmesi, en başta kadınlara karşı yapılmış bir saygısızlıktır. Allah göstermesin, bu skandallardan herhangi biri bizim partimizde yaşanmış olsaydı, maruz kalacağımız ithamların şiddetini tahayyül bile etmek istemiyorum. Ama öteki partinin mensupları olunca nedense başka zamanlarda bu konularda yeri göğü inleten kesimlerin aklına kadın hakları da gelmiyor, adalet de gelmiyor, haysiyet de gelmiyor, dürüstlük de gelmiyor. Nerede bu kadın dernekleri? Niye bunlar meydana çıkmazlar? Niçin görünmezler? İlla kendi sulplerinden mi olacak? İlla kendi zihniyetlerinden mi olacak? İnsan olmak yetmiyor mu? Kadın olmak yetmiyor mu? Niçin gitmiyorsunuz adalet saraylarının önlerine? Niçin oralarda görünmüyorsunuz? Görünmezler. Çünkü onların bu nokta cibilliyetleri bozuktur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başak Cengiz cinayetini hatırlatarak "İşte Başak Cengiz'de bunları gördük. Çıktılar mı ortaya? Çıkmadılar, çıkmazlar. Neden? Çünkü sulpleri birbirine uymuyor. Bunların derdi insanı, kadını, erdemli davranışları savunmak değil, kendi sapkın ideolojilerine ve kısır çıkarlarına zemin hazırlamaktır." ifadelerini kullandı.
"Hiçbir ayrımcılığa, hiçbir zulme, hiçbir adaletsizliğe rıza göstermeyiz"
Türkiye'de kadınların haklarını, hukuklarını, onurlarını koruma mücadelesinin en büyük ve en samimi savunucusu, destekçisi, geliştiricisi olduklarını dile getiren Erdoğan, "Biz kadın-erkek her bireyi Allah için sevdiğimizden, insanlar arasında hiçbir ayrımcılığa, hiçbir zulme, hiçbir adaletsizliğe rıza göstermeyiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da 85 milyon vatandaşımızın her birine ülkenin ve devletin tüm imkanlarıyla hizmet etmeyi sürdüreceğiz. KADEM'in bu doğrultuda yürüteceği her çalışmayı desteklemeye memnuniyetle devam edeceğiz." diye konuştu.
Bugüne kadar KADEM çatısı altında görev yapan tüm yöneticilere teşekkür eden Erdoğan, genel kurulda görevlerini sürdürecek ve yeni görev üstlenecekleri tebrik ederek, "Rabb'im yar ve yardımcımız olsun." dedi.
KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a KADEM'in araştırmalarından oluşan özel baskıyı hediye etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, KADEM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın da katıldığı programda aile fotoğrafı çektirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Takım elbise giyip kravat takmak indirim gerekçesi sayılmayacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu.
Erdoğan, yeni düzenlemeyle artık kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık emareleri içermeyen hiçbir davranışının indirim nedeni olarak kabul edilmeyeceğini ifade ederek, 'Sadece takım elbise giyip, kravat takarak, ellerini önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler, takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır.' diye konuştu.Zülfikar Gençtürk
15-temmuz.net haberleri