Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz teröristlerin apoletlerini söktük

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "AK Parti sadece konuşan, sadece vaatte bulunan bir parti değildir. AK Parti, verdiği her sözün arkasında duran, söylediğini yapan bir partidir. Bunun için 24 Haziran seçimlerinde de sadece yapacağımız şeyleri söylüyoruz. Öyle uzayda altın bulma gibi uçuk, kaçık vaatlerimiz yok. Alın terimizle, emeğimizle, bileğimizle ne yapabileceksek onu söylüyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "24 Haziran'da ne yapabileceksek onu söylüyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih Mahallesi Kapalı Pazar Yeri'nde düzenlenen mahalle iftarında Aksaraylılarla bir araya geldi.

Erdoğan, buradaki konuşmasında bir kez daha milletin desteğine talip olduklarını belirterek, " 'Yaparsa AK Parti yapar' diye boşuna söylemiyoruz. Rakamlar, bunun en büyük ispatıdır. Bakınız 2011 seçim beyannamemizde '50 bin olan ihracatçı sayımızı 2023'te 100 bine çıkartacağız' dedik, şimdi sayı 72 bin. Yani adım adım hedefe doğru yaklaşıyoruz." diye konuştu.

Dünya mal ticaretinden alınan payı 2023'te yüzde 1,5'e çıkartacaklarını söylediklerini anımsatan Erdoğan, şu anda yüzde 1'i bulduklarını ifade etti.

İhracatın göreve geldiklerinde yıllık 36 milyar dolar olduğunu şimdi ise 162 milyar dolara dayandığını hatırlatan Erdoğan, bu konuda da istikrarlı bir yükselişin bulunduğunu bildirdi.

Geçen yıl, 212 farklı ülke ve bölgeye ihracat gerçekleştirildiğini söyleyen Erdoğan, ihracatçıların, neredeyse ayak basmadık yer bırakmadığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2011'de Türkiye'yi büyük projelerle tanıştırma sözü verdiklerini belirterek, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü ve otoyollardan bahsettiklerine değindi.

Marmaray'ı bitirdiklerini ve bugüne kadar 268 milyon kişinin kullandığını, Avrasya Tüneli'nden 23 milyon, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden de 27 milyon aracın geçtiğini aktaran Erdoğan, İstanbul-İzmir otoyolunda çalışmaların hızla devam ettiğini, Osmangazi Köprüsü dahil pek çok bölümünü hizmete açtıklarını anlattı.

İstanbul-İzmir otoyolunu 2023'e kadar bitirme sözü verdiklerini ancak daha önce bitirileceğini ifade eden Erdoğan, İstanbul-Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir otoyolunun etap etap sürdüğünü, en son 1915 Çanakkale Köprüsü'nün temelini attıklarını, projenin 2023'te tamamlanacağını belirtti.

Üniversitelerdeki öğretim üyesi sayısını 80 bine çıkartacaklarını söylediklerini hatırlatan Erdoğan, "Bugün 77 bine yaklaştık. Yani 2023'e kalmadan hedefimize ulaşmış olacağız." dedi. Erdoğan, Avrupa Yüksek Öğretim Alanı Bakanlar Zirvesi'nde Türkiye'nin 3 başlıkta tam puan alarak Bologna Süreci'nde pek çok Avrupa ülkesinin önünde olduğunu gösterdiğini ifade etti.

"YIL BİTMEDEN 4 ŞEHİR HASTANESİ DAHA AÇACAĞIZ"

Şehir hastaneleri sözünü tuttuklarını ve şu ana kadar 5 tanesini açtıklarını, yıl bitmeden de 4 tanesini daha açacaklarını aktaran Erdoğan, "2023'e kadar 31 şehir hastanesinin hemen hemen tamamı hizmete girmiş olacak. Hekim sayımızı, önce 155 bine ardından 200 bine çıkarma sözü vermiştik, Şu anda hemen hemen 150 bini bulduk. Hastanelerdeki nitelikli yatak sayısını yüzde 45'e yükseltme sözü vermiştik, şimdiden yüzde 62'ye ulaştık. Yani hedefimizin çok çok üzerine çıktık." diye konuştu.

Konutta 2023 için 1 milyon konuta ulaşma hedefi koyduklarını, şu anda 833 binde olduklarını anlatan Erdoğan, "Mevcut planlamalara göre 2023'te 1 milyon 200 bine ulaşacağımız anlaşılıyor." dedi.

Tarımsal milli geliri, 37 milyar liradan 189 milyar liraya çıkardıklarını söyleyen Erdoğan, bu rakamla tarımsal hasılada Avrupa'da bir numara olduklarını bildirdi.

Son 16 yılda tarım sektörüne 117 milyar liranın üzerinde destek ödemesi yaptıklarını aktaran Erdoğan, kırsal kalkınma hibeleri, arazi toplulaştırma çalışmaları gibi faaliyetlerle tarımın daha iyi şartlarda yapılabilmesini sağladıklarını, milli tarım projesiyle tarımsal hasılayı daha da artırmayı planladıklarını belirtti.

Hayvancılığı ayağa kaldırmakta kararlı olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Bu iş öyle ithalatla falan çözülebilecek bir iş değil. Bunun için damızlık hayvanlardan meralara, yem bitkileri üretiminden hayvan sağlığına kadar her alanda çok ciddi hazırlıklarımız var. Bunları süratle ve etkin bir şekilde hayata geçireceğiz." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu örnekleri şunun için veriyorum; AK Parti sadece konuşan, sadece vaatte bulunan bir parti değildir. AK Parti verdiği her sözün arkasında duran, söylediğini yapan bir partidir. Bunun için 24 Haziran seçimlerinde de sadece yapacağımız şeyleri söylüyoruz. Öyle uzayda altın bulma gibi uçuk, kaçık vaatlerimiz yok. Alın terimizle emeğimizle bileğimizle ne yapabileceksek onu söylüyoruz. Bir 'yerli marka otomobil' diyoruz, 'Kanal İstanbul' diyoruz, 'millet bahçeleri' diyoruz. Biz 'hızlı tren hatları' diyoruz. 'Barajlar sulama tesisleri, köprüler yollar' diyoruz."

Atacakları adımlarla Aksaray'ın içme suyu sorununun Ecemiş Çayı getirilmek suretiyle kalıcı olarak çözüleceğini belirten Erdoğan, bu konuda çalışmaların da başladığını söyledi.

Tarımsal sulama konusunda kapalı sisteme geçileceğinin ve artık açık sistemle suyu israf etmeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, "Bu havzaya dışarıdan su getirmek suretiyle tarımsal sulama konusunda kalıcı çözüm inşallah getirmiş olacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "CHP'nin adayı bugün kafayı Zeytin Dalı Harekatımızın kahraman komutanı Metin Temel Paşamıza takmış. Diyor ki, 'Erdoğan şu kadar generalin apoletini söktü, ben de bununkini sökeceğim.' Bana bak, biz terörist olanın apoletini söktük, teröristlere karşı mücadele edenlerin değil." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Aksaray'da iftar programı sonrası önemli açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih Mahallesi Kapalı Pazar Yeri'nde, Aksaraylılar ile bir araya geldiği mahalle iftarında yaptığı konuşmada, savunma sanayi projeleri, uçak, helikopter, insansız hava aracı, silahlı insansız hava aracı, tank, uydu, füze, dijital dönüşümden bahsettiklerine dikkati çekti.

"Üretim, ihracat ve ticaret" dediklerini vurgulayan Erdoğan, "Çünkü Türkiye'nin bunlara ihtiyacı var. Öyle meydanlarda kuru sıkı atarak ülkeye hizmet edilmiyor. Hele hele iftirayla yalanla sinsilikle milletimizin herhangi bir derdine derman olmak mümkün değildir." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Biliyorsunuz, CHP'nin adayı bugün kafayı Zeytin Dalı Harekatımızın kahraman komutanı Metin Temel Paşamıza takmış. Diyor ki, 'Erdoğan şu kadar generalin apoletini söktü, ben de bununkini sökeceğim.' Bana bak, biz terörist olanın apoletini söktük, teröristlere karşı mücadele edenlerin değil." diye konuştu.

Korgeneral İsmail Metin Temel Paşa'nın ülkeyi vuran teröristlerle mücadele sürdürdüğünü vurgulayan Erdoğan, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin açıklamalarına şu sözlerle tepki gösterdi:

"İnce, sen teröristin kim olduğunu bilmiyorsun. Zaten siz o teröristlerle de Ankara'dan İstanbul'a kol kola yürüdünüz. Senin genel başkanın teröristlerle beraber Ankara'dan İstanbul'a kol kola yürüdü. Biz sizleri iyi biliriz. Bir insan ülkesinden bu kadar mı habersiz olur?

Sayın Temel, bir parti toplantısına gelmiyor, Malatya'da Türkiye Esnaf Sanatkarlar Konfederasyonunun düzenlediği bir davete geliyor ve protokol masasında, o da bir protokol mensubu olarak yerini alıyor. Bir insan devletin nasıl işlediğinden bu kadar mı habersiz olur? Devlet nedir, devlet nasıl yönetilir, bunlardan haberi yok. Darbeci generallerin apoletlerini biz değil, yargı söktü. Bunu da bilesin. Cumhurbaşkanının öyle bir yetkisi dün yoktu, bugün yok, yarın da yok."

"MİLLETİMİZ ALLAH'IN İZNİYLE BUNLARA FIRSAT VERMEYECEK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Apolet sökmek' ne demek? Sen bu ülkeye cumhurbaşkanı olmaya mı talipsin, kral olmaya mı heveslisin? Daha adayken işi bu noktaya getiren adam Allah muhafaza o göreve gelirse neler yapar, varın siz hesap edin. Böyle, kaba saba meydanlarda konuşup atmakla siyaset olmaz. Sen bu işi öğreneceksin ama iş işten geçmiş ve atı alan da Üsküdar'ı geçmiş olacak." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Biz teröristlerin apoletlerini söktük”

Bunların terörle mücadele kahramanına saldırarak, darbecilere koltuk çıkarak kimlere göz kırptığını, kimlere selam verdiğini çok iyi bildiklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu değil mi Edirne'de, HDP'nin adayını ziyaret eden. Kim o? HDP'nin, şu anda Edirne'de cezaevinde olan şahıs kim? Diyarbakır'da 53 Kürt kardeşimi öldürenlerin sokağa çıkmalarını isteyen değil mi? Yasin Börü yavrumuzu öldürenlerin faili değil mi? Milletimiz Allah'ın izniyle bunlara fırsat vermeyecek. İşte bunun için biz 'hizmet siyaseti' diyoruz."

Türkiye'nin 81 iline, 81 milyon vatandaşın tamamına hizmet verecek eserlere imza atmayı siyasetlerinin merkezine yerleştirdiklerini aktaran Erdoğan, "Ey İnce, cezaevinde işte sen teröre yardım yataklık edenleri ziyaret ediyorsun. Bizim böyle bir derdimiz yok. Biz işte milletimizle iç içeyiz. Milletimizle beraberiz." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, seçim meydanlarında, sandıkta rekabet etmenin başka, hizmet verirken herkesi kucaklamanın başka olduğunu belirterek, siyasette de herkesi kucaklamanın gayreti içinde olduklarını söyledi.

"KİMSENİN MİLLETE RAĞMEN HERHANGİ BİR ADIM ATABİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

"Ben milletimi seviyorum, Allah için seviyorum." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrım yapmadan yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdiklerini, AK Parti'nin milleti kuşatan, kucaklayan, bambaşka, benzeri olmayan bir parti olduğunu söyledi.

2002'den bu yana her girilen seçimden sadece birinci çıkmakla kalmadıklarını ve oylarını da sürekli artırdıklarını dile getiren Erdoğan, "Niye? Biz milletimizi sevdik, milletimiz de bizi sevdi. Şimdi çıtayı öyle yükseğe koyduk ki artık bu ülkede hiç kimsenin millete rağmen herhangi bir adım atabilmesi mümkün değil. Biz kendimize güvenmesek zaten bu çıtayı bu kadar yükseltmezdik." diye konuştu.

Bu adımın etkilerini hemen görmeye başladıklarına işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bazen kendilerini tutamayıp asıl yüzlerini ifşa etseler de artık hiçbir partinin adayı o eski söylemlerle o eski tepeden bakan edayla konuşamıyor. Bunlar değil miydi benim vatandaşıma 'göbeğini kaşıyan adam' diyenler? Bunlar değil miydi benim çiftçi kardeşime, benim hayvancılıkla uğraşan kardeşime 'onların oyu benim oyumla aynı değildir' diyenler? 'Bidon kafalı' diyenler bunlar değil miydi? Herkes demokraside, özgürlüklerde, haklarda en ileri vaatleri dile getiriyor. Hizmetler noktasında ise sırtlarında yumurta küfesi olmadığı, nasıl olsa yapmak zorunda kalmayacakları için üfürüp duruyorlar."

"KİMSENİN AK PARTİ İLE YARIŞMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR"

Geçmişteki seçim kampanyalarının tamamen kimlik siyaseti üzerinden yürüdüğünü belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şimdi demokrasi ve yatırımlar odaklı bir yere gelmiş olmamız önemlidir. Ama iş oraya gelince de kimsenin AK Parti ile yarışması mümkün değildir. Bizim arkamızda, 16 yıllık müktesebatımız var. Bizim milletimize gururla gösterdiğimiz başarılar, karne ortada. Onların ise sırtında çok daha eski tarihlere giden sayısız ne yazık ki kamburları ve utanç levhaları var. Milletimizin 24 Haziran'da bir kez daha doğruyu bulacağından şüphe duymuyorum. Biz milletimize güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye sözü veriyoruz ve bunu mutlaka yerine getireceğimizi söylüyoruz. Vakit birlik vakti, vakit Türkiye vakti, vakit Aksaray vakti, yaparsa AK Parti yapar. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız ve hep birlikte Türkiye olacağız."

Erdoğan Aksaray'da

24 Haziran'daki seçimler için mitinglerine devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan Aksaray'da CHP'ye sert yüklendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aksaray'daki mitingde vatandaşlara hitap etti.

CHP ZİHNİYETİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha dün bidon kafalı, makarnacı, göbeğini kaşıyan adam diye milleti aşağılayan o CHP zihniyeti bugün sizin oyunuzu almak için kırk takla atıyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP'ye yüklendi

BAŞÖRTÜSÜ VURGUSU

Erdoğan ''AK Parti döneminde doğan bizim dönemimizde doğan gençlerimizin bu karşılaştırmayı muhakkak yapması gerekiyor, sağlık ve ekonominin yanında bu millete en büyük hizmetimizin hak ve özgürlükler olduğuna inanıyorum. 28 Şubat'ın da etkisi ile hak ve özgürlükler alanında enkaz devraldık. Göreve geldiğimizde üniversite kapılarında başörtüsünden dolayı gözyaşı döken var mıydı? Elin topraklarında benim kızlarım başörtüsü ile okudu en saygın okulları bitirdi ama gel gör ki öz yurdunda garipsin öz vatanında parya.

TÜM GENÇLERİMİZİ KUCAKLADIK

Benim kızlarım burada okula gidemedi. Kılık kıyafetinden dolayı mesleğini yerine getiremeyen, okula gidemeyen on binlerce gencimizle karşılaştım. Bu devlet anlayışı ile karşı karşıya olduk. Kimdi? CHP zihniyeti. Ama şimdi yalan yanlış 'ben böyle şeyler yapmam'' diyen bir aday çıkarmışlar ortaya. İmama Hatip'e gitseymiş o da cumhurbaşkanı olurmuş. Geç o işi geç. Öbür taraftan da 'İmam Hatipli gençler üniversiteye gitme şanşınız az ha' diyor. Ya hu sana ne?. Başörtülü başörtüsüz bir bu ayrıma son verdik. Tüm gençlerimizi kucakladık. Üniversite kapılarından boynu bükük dönmek zorunda kalmıyor. Başı açık örtülü yargıda, emniyette, devletin bütün kademelerinde çalışıyor mu çalışıyor.

Erdoğan: Sen kral olmaya mı heveslisin?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aksaray'daki iftar programında konuşma yaptı. Erdoğan, Metin Temel Paşa'nın apoletlerini sökeceğini söyleyen Muharrem İnce'ye tepkisini, 'apoleti yargı söker, cumhurbaşkanı sökmez. Sen kral olmaya mı heveslisin?' şeklinde dile getirdi.

İnce'nin apoletini sökmek istediği komutan: Temel Paşa
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Nevşehir mitinginde II. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel'e "Senin o apoletlerini sökeceğim" demişti. Temel Paşa kimdir gelin yakından hatırlayalım.

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Nevşehir'de gerçekleştirdiği mitinginde oldukça tartışılacak ve ses getiren bir açıklama yapmıştı. II. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel'e itafen "30 Ağustos'ta ilk emekliye ayıracağım general o olacak. 81 milyonun huzurunda söylüyorum. Senin apoletlerini sökmezsem ben de Muharrem İnce değilim." demişti.

DARBECİ HUDUTİ'NİN YERİNE GELDİ

15 Temmuz gecesi darbecilere karşı ön saflarda yer alan Korgeneral İsmail Metin Temel, YAŞ kararıyla darbeci Orgeneral Adem Huduti'nin yerine 2’nci Ordu Komutanlığı'na getirilmişti.

AFRİN KAHRAMANI

II. Ordu komutanı olan İsmail Metin Temel özellikle geçmiş bile diyemeyeceğimiz yakın tarihimize damga vurmuş, TSK'nın komuta kademesinde bulunan önemli komutanlardan biridir.

Özellikle Afrin'de PKK karşısında yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'nın komutanı olan Temel Paşa'nın, kısa sürede Afrin'in temizlenerek terörden arındırılmasında önemli rolü bulunmaktadır. Öyle ki Afrin'i devamlı olarak takibi altında tutan İsmail Metin Temel, Mehmetçik'in şehir merkezine girişinin hemen ardından valilik binasına gelerek "buradayız" mesajını vermişti.

PKK'NIN KORKULU RÜYASI

Afrin'in alınması bir yana, bölgede yürütülen terör karşıtı kontra faaliyetlerde de önemli rolü bulunan İsmail Metin Temel , 5 bini aşkın PKK'nın bölgeden temizlenmesinde rol oynayan bir numaralı isim konumunda.

BÖLGEYİ AVCUNUN İÇİ GİBİ BİLİYOR

İsmail Metin Temel tüm bu yönlerinin haricinde bölge için de oldukça kritik bir isim. Görevde bulunduğu II. Ordu Komutanlığı sınırlarını avcunun içi gibi bilen Temel Paşa, burada mevzilenen teröristlerin yok edilerek temizlenmesinde de baş rolü üstlenmiştir.

Neredeyse hayatı bu sınırlar içerisinde geçen Temel Paşa,  teröristbaşı Öcalan'ın "orada çay içmeyi özledim" dediği İkiyaka Dağları'nı teröristlerden temizleyerek çay içişi ile hatırlanıyor.

PKK VE FETÖ'NÜN HEDEFİ

Zeytin Dalı harekatını sahada yöneten 2. Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel'in, bir dönem PKK ve FETÖ'nün hedefinde olduğu daha önce çok defa söylenmiş, İsmail Temel Paşa'nın, o dönem Van bölgesinde teröristlerce kurulan bir tim tarafından infaz edilmeye çalışıldığını, ancak o pusudan kurtulduğunu söylenmişti.

Askeri anlamda sahayı iyi bildikleri için özellikle hem PKK hem de FETÖ tarafından pasifize edilmek istenmişti.

Milli iradenin emrindeki komutanlardan ne istiyorsunuz

Eskiden askeri vesayet vardı. Generaller, başbakan ve cumhurbaşkanına istedikleri gibi davranırdı. O günleri özleyenler var.

Bugün, cumhurbaşkanının yer aldığı iftara katıldı diye generallerimizi apoletlerini söküp TSK'dan atmakla tehdit ediyorlar.

KAHRAMAN GENERALİ HEDEF ALDILAR

Öyle ki, yakın tarihimizin en büyük kahramanlık destanı Afrin'de Zeytin Dalı Harekatı'nı yöneten TSK'nın kahraman generali İsmail Metin Temel, küçük hesaplar uğruna siyasete malzeme ediliyor.

POSTA KOYAN GENERALLER VARDI

Eskiden askeri vesayet vardı. Generaller, cephede göstermesi gerektikleri kahramanlığı milletin seçtiği siyasi temsilcilere gösterir, laiklik tartışmaları üzerinden 'postayı' başbakanlara koyardı.

Bugün Afrin'in zaferle taçlanmasının baş mimarı olan generalimizi TSK'dan atmakla tehdit edenlerin istediği manzara, tıpkı eskiden olduğu gibi askerlerin başbakanları, cumhurbaşkanlarını laikliği bahane ederek tehdit ettiği manzaranın ta kendisi.

DEVLET ERKANINA HAKARET EDEN ASKERLER

Eskiden ne mi oluyordu? Halkın oylarıyla göreve gelen Başbakan Necmettin Erbakan, laiklik tartışmaları bahane edilerek askerlerce tehdit ediliyor, küfürler yiyor ve resmi davetlerde hakaretlere uğruyordu.

Hatırlanacağı üzere 1996 yılının YAŞ'ında, Başbakan Erbakan komuta kademesine bir yemek veriyordu.

Yemekte, Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya da hazır bulunmuştu.

Necmettin Erbakan'ın misafirlerine içecek olarak portakal suyu ikram ettiği o yemekte, Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya sesini yükselterek "Ben rakı isterim, rakımı getirin benim" diyor, garsonları azarlıyor ve yoğun ısrarla masaya rakı getirtiyordu.

NASIL ASKER İSTİYORSUNUZ

Dönemin Başbakanı Erbakan da bu hakarete ses çıkaramıyordu. Neden? Çünkü askeri vesayet vardı. Ses çıkardığı anda sivil iradenin emrinde olması gereken komuta kademesi, halkın temsilcisi sivil iradeyi emri altına almış gibi davranıyor, laiklik tartışmaları üzerinden başlayan süreç hükümet devirmeye kadar gidiyordu.

Bugün Cumhurbaşkanı'nın emrindeki askerler, Cumhurbaşkanı'nın emrinde olduğunun bilinciyle hareket ediyor diye linç ediliyor.

İstediğiniz, eskiden olduğu gibi seçtiğiniz başbakanlara hakaret eden askerler mi?

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin mitinginde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen hakkında geçmişte hükümetten isimlerin söylemlerinden oluşan videoyu izletmesi üzerine sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından açıklamalarda bulundu. FETÖ'nün ihaneti ortaya çıkmadan önce söylenmiş bazı sözlerin gündeme getirilmesinin yalnızca FETÖ'cüleri sevindireceğini açıklayan Bozdağ, CHP'yi FETÖ'nün terörist bir yapılanma olduğu anlaşıldığı halde 17/25 Aralık'a destek vermekle suçladı.

Açıklamasının başında FETÖ/PDY'yi ilk terör örgütü kabul ve ilan eden liderin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu aktaran Bozdağ, "FETÖ/PDY terör örgütü ile ilk aktif mücadele eden Başbakan da Cumhurbaşkanı da lider de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. FETÖ/PDY terör örgütü ile aktif mücadele eden ilk hükümet de Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanı olduğu cumhuriyet hükümetidir. FETÖ/PDY'yi terör örgütü kabul/ilan eden ilk parti AK Parti'dir, ilk genel başkan da AK Parti genel başkanı Tayyip Erdoğan'dır" ifadelerini kullandı.

"BİZİM FETÖ İLE MÜCADELEMİZE ZARAR VEREMEZSİNİZ"

Bugün FETÖ/PDY ile sürdürülen aktif, kararlı mücadelenin Erdoğan ve yol arkadaşları sayesinde verildiğini ifade eden Bozdağ, "Hiçbir izan, insaf ve vicdan sahibi hakkaniyetli birisi bunun aksini söylemez. Bundan 5 yıl, 10 yıl önce diğer bir ifadeyle FETÖ'nün devletimize, vatanımıza ve dinimize ihaneti ortaya çıkmadan önce söylenmiş bazı sözleri gündeme getirerek, sadece FETÖ'cüleri sevindirirsiniz bizim FETÖ ile mücadelemize ve bu mücadeledeki kararlılığımıza zarar veremezsiniz" açıklamasında bulundu.

"FETÖ/PDY'NİN TERÖR ÖRGÜTÜ OLDUĞU ANLAŞILDIKTAN SONRA, 17/25 ARALIK'A CHP DESTEK VERDİ"

Bozdağ, CHP'yi 17-25 Aralık sürecinden sonra FETÖ'ye destek olmakla suçladığı açıklamasında şunlara yer verdi:
"FETÖ/PDY'nin terör örgütü olduğu anlaşıldıktan (17/25 Aralık 2013'ten) sonra; 17/25 Aralık'a CHP destek verdi. FETÖ/PDY'nin kumpas kasetlerini TBMM Parti Grup Toplantısında CHP Genel Başkanı dinletti ve canlı yayınlanmasını sağladı. FETÖ/PDY'nin MİT tırlarına yaptığı operasyona CHP sahip çıktı. Tıpkı FETÖ/PDY gibi Türk hükümetini terör örgütlerine destek ve silah vermekle CHP suçladı. FETÖ/PDY'nin yargıdaki gücünü kırmak için Hakimler ve Savcılar Kurulu kanunda yapılan değişikliklere CHP karşı çıktı. FETÖ/PDY'nin Yargıtay, Danıştay, Hakimler ve Savcılar Kurulu, Adalet Akademisi, hakimiyetine son vermek için yapılan değişikliklere de CHP karşı çıktı. Hem bu değişiklikleri ve hem de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kanunundaki değişiklikleri, Anayasa Mahkemesine CHP taşıdı. FETÖ/PDY'nin yargıdaki mensupları eliyle operasyon yapmalarını engellemek için getirilen düzenlemelere (http://TMK.md .10'a göre kurulu ÖYM'lerin kaldırılması, Sulh Ceza Hakimliklerinin kurulması, bazı CMK değişiklikleri..) CHP karşı çıktı ve düzenlemeleri AYM'ye taşıdı. 2014 Mahalli seçimler, 2014 Cumhurbaşkanı seçimi, 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım 2015 milletvekili seçimleri ile 16 Nisan 2017 halkoylamasında CHP, FETÖ/PDY ile birlikte hareket etti (Birgül Ayman Güler'in açıklamaları ve arazideki fotoğraflar... bunun delilidir). Dershanelerin kapatılmasına CHP karşı çıktı ve dershaneleri kapatan yasayı Anayasa Mahkemesine CHP götürdü."

"FETÖ/PDY'nin finans kaynağı Bank Asya kapanmasın diye terörist başı Gülen'in para yatırın, çağrısına uyup da para yatıran bazı CHP'liler vardı" diyen Bozdağ, FETÖ/PDY'nin yazılı ve görsel medya organlarına yargı kayyum atadığında, FETÖ/PDY'nin yanında CHP ve bazı CHP'li vekillerin yel aldığını, 15 Temmuz darbe girişiminde "tiyatro/kontrollü darbe" diyen FETÖ/PDY elebaşı/terörist başı Gülen'in söylemini, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da sahiplendiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun Firari FETÖ'cü Adil Öksüz'ün MİT Ajanı olduğu söylemini ortaya atan isim olduğunu hatırlatan Bozdağ, "FETÖ/PDY'nin terörist Adil Öksüz'ün MİT Ajanı olduğu iftirasını, gerçekmiş gibi CHP Genel Başkanı da dillendirdi ve hatta CHP, bu iftirayı ve sahte belgeleri İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na iletti ama yapılan tahkikat sonucunda belgeler sahte, söylenenler iftira çıktı. 15 Temmuz Darbesi sonrası FETÖ/PDY terör örgütü ve diğer terör örgütleriyle etkin ve kararlı mücadele için 19 Temmuz 2016'da ilan edilen OHAL'e de '20 Temmuz Darbesi' diyen de CHP'dir. FETÖ/PDY ile mücadeleyi, 20 Temmuz Darbesi olarak gören de gösteren de CHP'dir" şeklinde konuştu.

"CHP'NİN FETÖ/PDY'Yİ DESTEĞİ HALEN DE DEVAM ETMEKTEDİR"

CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun Enis Berberoğlu'nu bahane ederek Ankara'dan İstanbul'a FETÖ/PDY mensuplarıyla kol kola yürüyen söyleyen Bozdağ, "CHP'nin FETÖ/PDY'yi savunmasını ve desteği FETÖ/PDY'nin terör örgütü olduğu anlaşıldıktan sonradır ve halen de devam etmektedir. FETÖ/PDY, 24 Haziran seçimlerinde Tayyip Erdoğan ve AK Parti kaybetsin, CHP ve birlikte olduğu ittifak kazansın, diye var gücüyle çalışıyor. Buna rağmen Ak Parti'liler FETÖ/PDY destekçisi, CHP ise FETÖ/PDY karşıtı öyle mi. Siz alemi kör herkesi sersem mi sanıyorsunuz..." dedi.

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'ye seslenen Bozdağ, şunları kaydetti:

"Ey CHP, CHP Cumhurbaşkanı Adayı, CHP mensupları! Siz istediğiniz kadar çarpıtma, aldatma ve iftira yapsanız da biz, FETÖ/PDY ile kararlı ve etkin mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye'yi FETÖ/PDY, PKK, DEAŞ ve benzeri terör örgütlerinden arındırana kadar mücadeleye devam, devam, devam... Biliyoruz ki Türk halkı yüce bir ahlaka, ak sütün içinde ak kılı fark edecek keskin bir zekaya, pirincin içindeki beyaz taşı görebilecek keskin bir görüşe, iyiyi kötüden ayırt edecek bilgi ve basirete, her tuzağı görebilecek ve yok edebilecek kabiliyete sahiptir."Zülfikar Gençtürk
15-temmuz.net haberleri
E-Posta: [email protected]..