Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa yalan terörüne hizmet ediyor
Giriş Tarihi: 12.03.2021 Güncelleme Tarihi: 12.03.2021
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, açıklamada bulundu: “Ankara Şehir Hastanesi’nde doktorlarımızın isteği ile gözlem altına alındım. Çok hafif semptomlarla hastalığın seyri devam ediyor” “Elhamdülillah her geçen gün daha iyiye gidiyor durumum. Çok yakın zamanda tekrar görevimin başına döneceğim inşaallah” ifadelerini kullandı.
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa; Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisinin Amerikan Hastanesi’nde yapıldığını iddia etti. Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisi Ankara Şehir Hastanesi'nde devam ediyor. Ankara'da Amerikan Hastanesi bulunmuyor. Ayşenur Arslan, “Ali Erbaş, Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi’nde tedavi görüyor.” derken Emin Çapa “Ali Erbaş, ülkenin en pahalı hastanesinde.. Şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor. Herkes Amerikan Hastanesi’ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi’nde tedavi oluyor.” ifadelerini kullandı.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testinin pozitif çıkan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisi Ankara Şehir Hastanesi'nde devam ediyor.
ANKARA'DA AMERİKAN HASTANESİ BULUNMUYOR
Bazı gazeteci, avukat, ekonomist ve akademisyenler; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğünü iddia etti. Ankara'da Amerikan Hastanesi bulunmuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, Ali Erbaş'ın, Ankara Şehir Hastanesi'nde tedavisini sürdüğünü açıkladı.
AYŞENUR ARSLAN VE EMİN ÇAPA DA YALANI SÜRDÜRDÜ
Burak Orhan'ın açıklamasına rağmen söz konusu yalan bugün de Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa tarafından Halk TV'de tekrarlandı.
Ayşenur Arslan; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisinin Ankara Şehir Hastanesi'nde devam etmesine rağmen yalan ve iftirada bulundu ve "Ali Erbaş, Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi'nde tedavi görüyor" iddiasında bulundu.
Ekonomist Emin Çapa da, "Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğünü iddia etti ve Ali Erbaş, ülkenin en pahalı hastanesinde.. Şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor. Herkes Amerikan Hastanesi'ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi'nde tedavi oluyor" iddiasında bulundu. Sabah'ın haberine göre, Çapa, İslami değerlere de hakaret etti.
ARSLAN AYASOFYA CAMİİ'NİN AÇILIŞINDAN RAHATSIZ
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde, 86 yıl sonra ilk hutbeyi okumuştu. Erbaş, "Ayasofya: Fethin nişanesi, Fatih'in emaneti" başlıklı hutbesini okumak için minbere kılıçla çıkmıştı.
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan, Ali Erbaş'ın Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne kılıçla çıkmasından rahatsız olduğunu da açıkladı ve "Ali Erbaş, Ayasofya açıldıktan sonra 'kılıç hakkı' demişti Ayasofya'ya.. Kılıçla verdiği poz konuşulmuştu. Bu fotoğraf arşivlerimizde mutena bir yerde saklı duruyor" ifadelerini kullandı. Arslan'ın, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin açılışından dolayı rahatsız olduğunu gözler önüne sermesi dikkat çekti.
İŞTE YALAN VE İFTİRANIN DİYALOGLARI
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa'nın Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a yönelik yalan ve iftiraları Halk TV'ye şöyle yansıdı:
Ayneşur Arslan: "Ali Erbaş, bildiğim kadarıyla da ne denir? Paralı daha doğrusu yüksek fiyatlı bir hastanede"
Emin Çapa: "Ülkenin en pahalı hastanesi."
Ayşenur Arslan: "Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi'nde tedavi görüyor."
Emin Çapa: "Rabbim, 'Amerikan Hastanesi' demiştir. Biliyorsun daha önce de Rabbimiz, 'Şehir hastaneleri, devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri' demez. İktidara yakın olanlara Rabbimiz hep böyle yerleri Amerikan Hastanesi gibi yerleri söylerler. Herkes keşke orada olabilse… Keşke… Ama şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor."
Ayşenur Arslan: "Hakikaten şehir hastanelerinde ne oluyor, napıyor?"
Emin Çapa: "Kimse gitmiyor, herkes Amerikan Hastanesi'ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi'nde tedavi oluyor."
Ayşenur Arslan: "Erbaş, hiç aklımızdan çıkmayacak olan Ayasofya açıldıktan sonra 'kılıç hakkı' demişti Ayasofya'ya.. Kılıçla verdiği poz konuşulmuştu. Bu fotoğraf arşivlerimizde mutena bir yerde saklı duruyor."
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testinin pozitif çıkan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisi Ankara Şehir Hastanesi'nde devam ediyor.
ANKARA'DA AMERİKAN HASTANESİ BULUNMUYOR
Bazı gazeteci, avukat, ekonomist ve akademisyenler; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğünü iddia etti. Ankara'da Amerikan Hastanesi bulunmuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, Ali Erbaş'ın, Ankara Şehir Hastanesi'nde tedavisini sürdüğünü açıkladı.
AYŞENUR ARSLAN VE EMİN ÇAPA DA YALANI SÜRDÜRDÜ
Burak Orhan'ın açıklamasına rağmen söz konusu yalan bugün de Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa tarafından Halk TV'de tekrarlandı.
Ayşenur Arslan; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisinin Ankara Şehir Hastanesi'nde devam etmesine rağmen yalan ve iftirada bulundu ve "Ali Erbaş, Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi'nde tedavi görüyor" iddiasında bulundu.
Ekonomist Emin Çapa da; Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğünü iddia etti ve Ali Erbaş, ülkenin en pahalı hastanesinde.. Şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor. Herkes Amerikan Hastanesi'ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi'nde tedavi oluyor" iddiasında bulundu. Çapa, İslami değerlere de hakaret etti.
ARSLAN AYASOFYA CAMİİ'NİN AÇILIŞINDAN RAHATSIZ
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde, 86 yıl sonra ilk hutbeyi okumuştu. Erbaş, "Ayasofya: Fethin nişanesi, Fatih'in emaneti" başlıklı hutbesini okumak için minbere kılıçla çıkmıştı.
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan, Ali Erbaş'ın Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne kılıçla çıkmasından rahatsız olduğunu da açıkladı ve "Ali Erbaş, Ayasofya açıldıktan sonra 'kılıç hakkı' demişti Ayasofya'ya.. Kılıçla verdiği poz konuşulmuştu. Bu fotoğraf arşivlerimizde mutena bir yerde saklı duruyor" ifadelerini kullandı. Arslan'ın, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin açılışından dolayı rahatsız olduğunu gözler önüne sermesi dikkat çekti.İŞTE YALAN VE İFTİRANIN DİYALOGLARI
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa'nın Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a yönelik yalan ve iftiraları Halk TV'ye şöyle yansıdı:
Ayneşur Arslan: "Ali Erbaş, bildiğim kadarıyla da ne denir? Paralı daha doğrusu yüksek fiyatlı bir hastanede"
Emin Çapa: "Ülkenin en pahalı hastanesi."
Ayşenur Arslan: "Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi'nde tedavi görüyor."
Emin Çapa: "Rabbim, 'Amerikan Hastanesi' demiştir. Biliyorsun daha önce de Rabbimiz, 'Şehir hastaneleri, devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri' demez. İktidara yakın olanlara Rabbimiz hep böyle yerleri Amerikan Hastanesi gibi yerleri söylerler. Herkes keşke orada olabilse… Keşke… Ama şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor."
Ayşenur Arslan: "Hakikaten şehir hastanelerinde ne oluyor, napıyor?"
Emin Çapa: "Kimse gitmiyor, herkes Amerikan Hastanesi'ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi'nde tedavi oluyor."
Ayşenur Arslan: "Erbaş, hiç aklımızdan çıkmayacak olan Ayasofya açıldıktan sonra 'kılıç hakkı' demişti Ayasofya'ya.. Kılıçla verdiği poz konuşulmuştu. Bu fotoğraf arşivlerimizde mutena bir yerde saklı duruyor."
İŞTE YALAN PAYLAŞIMDA BULUNAN EKİP
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, gazeteci Mine Kırıkkanat, Ekonomist Mustafa Sönmez, KOSGEB Eski Denizli Bölge Müdürü Kemal Bildiş ve Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisinin Amerikan Hastanesi'nde sürdüğü yalanını paylaştı.
Mine Kırıkkanat'ın; Prof. Dr. Ali Erbaş hakkında seviyesiz paylaşımda bulunması kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
ORHAN: "SANIRIM GÜLNAZ ŞIRINGA KAYNAĞINIZ"
Ekonomist Mustafa Sönmez; "Sınavdasın Ali Erbaş, yoksullarla birlikte. Nereden çıktı Koç'un Amerikan Hastanesi? Yukarıdaki takip ediyor seni. Kılıç yanında mı?" iddiasında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, Mustafa Sönmez'i eleştirerek, "Daha birkaç ay önce sahte hesapların yalan mesajlarını paylaşıp komik duruma düşmüştü. Yine bir yalanı paylaşmış. Sayın Başkanımız Ankara Şehir Hastanesi'nde tedavisini sürdürüyor biliyor musunuz? Sanırım Gülnaz Şırınga kaynağınız. Bakalım bunu da silecek misiniz?" diye sordu.
KEMAL BİLDİŞ DE AYNI YALANI PAYLAŞTI
KOSGEB Eski Denizli Bölge Müdürü Kemal Bildiş de, Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğü yalanını şöyle paylaştı:
"Hastalanan herkes istediği zaman Amerikan Hastanesi'nde tedavi olabiliyor ise Ali Erbaş'ın da orada tedavi olmasında mahsur yoktur... İsteyen vatandaş orada tedavi olamıyor ise bu muhteremin ayrıcalığı nedir?
Niçin övündükleri şehir hastanesinde tedavi olmuyor? Ali Erbaş'ın tedavisi Amerikan hastanesinde yapılıyormuş.
Aklımda deli sorular? Ali Erbaş corono tedavisi için Şehir Hastaneleri yerine Amerikan Hastanesi'ne yatmış. Niçin Amerikan hastanesi? Parasını kim verecek?"
EDİZ YORAZ'DAN TEDAVİ GÖREN ALİ ERBAŞ HAKKINDA ÇİRKİN PAYLAŞIM
Ankara Barosu avukatlarından Ediz Yoraz da; "Avukat Ali Erbaş neden çok sevdiği Arapların hastanesine ya da görevlisi olduğu devletin hastanesine değil de Amerikan Hastanesi'ne sığınmış?.. Can tatlı mı gelmiş?" iddiasında bulundu.
HABLEMİTOĞLU'NDAN YALAN PAYLAŞIM
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu da; söz konusu yalanı paylaştı ve "Ali Erbaş için sağlığı ile ilişkili bir şey söylemek istemem. Nasılsa dua ile iyileşeceğine inanan biri olarak kendisi ve çevresindekiler gereğini yapar. Buradaki soru; şehir hastanelerinde yer mi yoktu? Şehir hastanelerinde yer vardı da suyu mu çıktı?" diye sordu.
ÖZÜR DİLEMEDİ, PAYLAŞIMINI SİLMEDİ
Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu, yalanın ortaya çıkmasının ardından, "Ali Erbaş'ın basın danışmanı Burak Orhan bugün benim ofisimi arayarak asistanıma not bırakmış. Ali Erbaş'ın tedavisi Amerikan Hastanesi değil Şehir Hastanesinde sürüyormuş. Bana doğrudan iletildiği için paylaşıyorum..." dedi.
KIRIKKANAT'TAN SEVİYESİZ PAYLAŞIM
Gazeteci Mine Kırıkkanat da; "Amerikan hastanesine yatan Ali Erbaş için dua ediyorlar, bence..." iddiasında bulundu. Kırıkkanat'ın söz konusu yalanına seviyesiz bir video da paylaşması dikkat çekti.
KEMAL KILIÇDAROĞLU VE CHP GENEL MERKEZİ'NİN AVUKATI DA YALANA ORTAK OLDU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Merkezi'nin avukatı Celal Çelik de, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Amerikan Hastanesi'nde tedavi gördüğünü ima etti..
Çelik; "'Hocanın dediğini yap, yaptığını yapma' derler ya, tam da o missal!... Utanç duyarlar mı?! Haklısınız yanıt belli! Aslında bu zatlar hep böyleydi! Hele hele Amerikan lafını duymaya görsünler!..." iddiasında bulundu.
Celal Çelik, söz konusu iddiasının yalan olduğunun ortaya çıkmasının ardından paylaşımını silmesi dikkat çekti..
HOCAMIZIN DURUMU OLDUKÇA İYİ"
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavi sürecinin hafif semptomlarla devam ettiği ve durumunun iyi olduğu açıklanmıştı.
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, 10 Mart 2021 tarihinde sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki şahsi hesabından açıklamada bulundu.
Orhan; "Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş hocamızın Kovid-19 testinin pozitif çıkmasının ardından tedavi süreci hafif semptomlarla devam etmektedir. Tedbir amaçlı olarak tedavisi birkaç gündür hastanede sürmektedir. Durumu oldukça iyi elhamdülillah" dedi.
Prof. Dr. Ali Erbaş, 6 Mart 2021 tarihinde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testinin pozitif çıktığını açıklamıştı. Erbaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Dün yaptırdığım Kovid-19 testim pozitif çıktı. Çok şükür genel durumum iyi, dinleniyorum. Hafif atlatmak nasip olur inşallah, dualarınızı bekliyorum. Bu vesileyle geçmiş olsun dileklerini ileten herkese teşekkür eder, tüm hastalara Allah'tan acil şifalar dilerim" ifadelerini kullanmıştı.
İŞTE YALAN VE İFTİRANIN DİYALOGLARI
Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan ve ekonomist Emin Çapa'nın Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a yönelik yalan ve iftiraları Halk TV'ye şöyle yansıdı:
Ayneşur Arslan: "Ali Erbaş, bildiğim kadarıyla da ne denir? Paralı daha doğrusu yüksek fiyatlı bir hastanede"
Emin Çapa: "Ülkenin en pahalı hastanesi."
Ayşenur Arslan: "Ülkenin en pahalı hastanesinde. Amerikan Hastanesi'nde tedavi görüyor."
Emin Çapa: "Rabbim, 'Amerikan Hastanesi' demiştir. Biliyorsun daha önce de Rabbimiz, 'Şehir hastaneleri, devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri' demez. İktidara yakın olanlara Rabbimiz hep böyle yerleri Amerikan Hastanesi gibi yerleri söylerler. Herkes keşke orada olabilse… Keşke… Ama şehir hastaneleri zaten boş… Bekliyorlar, kimse gitmiyor."
Ayşenur Arslan: "Hakikaten şehir hastanelerinde ne oluyor, napıyor?"
Emin Çapa: "Kimse gitmiyor, herkes Amerikan Hastanesi'ne gidiyor. Halkımız Amerikan Hastanesi'nde tedavi oluyor."
Ayşenur Arslan: "Erbaş, hiç aklımızdan çıkmayacak olan Ayasofya açıldıktan sonra 'kılıç hakkı' demişti Ayasofya'ya.. Kılıçla verdiği poz konuşulmuştu. Bu fotoğraf arşivlerimizde mutena bir yerde saklı duruyor."
İŞTE YALAN PAYLAŞIMDA BULUNAN EKİP
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, gazeteci Mine Kırıkkanat, Ekonomist Mustafa Sönmez, KOSGEB Eski Denizli Bölge Müdürü Kemal Bildiş ve Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu; Prof. Dr. Ali Erbaş'ın tedavisinin Amerikan Hastanesi'nde sürdüğü yalanını paylaştı.
Mine Kırıkkanat'ın; Prof. Dr. Ali Erbaş hakkında seviyesiz paylaşımda bulunması kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
ORHAN: "SANIRIM GÜLNAZ ŞIRINGA KAYNAĞINIZ"
Ekonomist Mustafa Sönmez; "Sınavdasın Ali Erbaş, yoksullarla birlikte. Nereden çıktı Koç'un Amerikan Hastanesi? Yukarıdaki takip ediyor seni. Kılıç yanında mı?" iddiasında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, Mustafa Sönmez'i eleştirerek, "Daha birkaç ay önce sahte hesapların yalan mesajlarını paylaşıp komik duruma düşmüştü. Yine bir yalanı paylaşmış. Sayın Başkanımız Ankara Şehir Hastanesi'nde tedavisini sürdürüyor biliyor musunuz? Sanırım Gülnaz Şırınga kaynağınız. Bakalım bunu da silecek misiniz?" diye sordu.
HALK TV'DE YALAN TERÖRÜNE HİZMET!
İŞTE ERBAŞ'IN TEDAVİSİ SÜRERKEN YALAN PAYLAŞIMDA BULUNAN EKİP

Fazilet durağı soruşturması derinleşiyor! Avukat Mücahit Birinci: Validatör kayıtları resmi evrak hükmündedir
Giriş Tarihi: 11.03.2021 Güncelleme Tarihi: 11.03.2021
Büyük tartışmalara ve toplumda büyük infiale neden olan Fazilet durağı soruşturması derinleşiyor. İçişleri Bakanlığı; Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun, Eren Sönmez ve Özge Vural Öztürk hakkında soruşturma izni verdi. Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun ve İsmail Saymaz hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan avukat Mücahit Birinci, SABAH’a konuştu. Mücahit Birinci, Fazilet Durağı yalanının üzerinde tepinenlerle ilgili hukukun gereğini yaptığını belirterek, “İçişleri Bakanlığı’nın bu noktadaki, failler hakkındaki soruşturma izinlerini hukukun gereği olarak değerlendiriyorum. Bakanlık, hem şahsen benim itibarsızlaştırmaya çalışanlarla ile ilgili Murat Ongun aleyhinde, hem de sahte evrakların savcılık dosyasına gönderilmesi ile ilgili Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun ve diğer görevlilerle ilgili soruşturma izni vermiş bulunmaktadır. Kanaatimce validatör kayıtları resmi evrak hükmündedir” dedi.
GÜNDEMSabah
İçişleri Bakanlığı; Fazilet durağı soruşturmasında pandemi döneminin en büyük yalanına imza atan ve sahte evrak düzenleyerek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun, İBB 1. Hukuk Müşaviri Eren Sönmez ve İBB Hukuk Müşaviri Özge Vural Öztürk hakkında soruşturma açtı.
(Avukat Mücahit Birinci)
BİRİNCİ: VALİDATÖR KAYITLARI RESMİ EVRAK HÜKMÜNDEDİR
Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun ve Hürriyet Gazetesi eski muhabiri İsmail Saymaz hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan Beylikdüzü Belediyesi eski AK Parti Grup Başkanvekili avukat Mücahit Birinci, İçişleri Bakanlığı'nın soruşturma iznini SABAH'a değerlendirdi.
Mücahit Birinci, Fazilet Durağı yalanının üzerinde tepinenlerle ilgili hukukun gereğini yaptığını belirterek, "İçişleri Bakanlığı'nın bu noktadaki, failler hakkındaki soruşturma izinlerini hukukun gereği olarak değerlendiriyorum. Bakanlık, hem şahsen benim itibarsızlaştırmaya çalışanlarla ile ilgili Murat Ongun aleyhinde, hem de sahte evrakların savcılık dosyasına gönderilmesi ile ilgili Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun ve diğer görevlilerle ilgili soruşturma izni vermiş bulunmaktadır. Kanaatimce validatör kayıtları resmi evrak hükmündedir" dedi.
"RESMİ EVRAKTA SAHTECİLİK SUÇU"
Mücahit Birinci; Resmi Evrakta Sahtecilik suçunun Türk Ceza Kanunu'nun 204 maddesinde düzenlendiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
"Resmi evrakta sahtecilik, üç farklı seçimlik hareketle kasten işlenebilen bir suçtur: Sahte resmi belge üretilmesi veya mevcut resmi belgenin gerçeğe aykırı düzenlenmesi, gerçek bir resmi belgenin başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesi, sahte resmi belgenin kullanılması. Üç seçimlik hareketten üçünün de, Fazilet Durağı yalan algı çalışmasında oluştuğunu gözlemlemekteyiz."
"YALAN DA BİR ÇEŞİT TERÖRDÜR"
"Bizim yapacağımız şey bundan sonra da, şimdiye kadar yaptığımız gibi, yargı sürecinin takipçisi olmaktır. Bu Goebbels'çi algı operasyonlarının, ülke siyaset gündeminden kalkması ve tekrarlanmaması için çabalamaktayız. Zira bizce yalan da bir çeşit terördür."
MURAT ONGUN MÜCAHİT BİRİNCİ'YE HAKARET ETMİŞTİ
Murat Ongun; 29 Mart 2020 tarihinde koronavirüs sürecinde yolculuk yaptığı otobüste yoğunluk olduğunu gösteren fotoğrafı paylaştığı gerekçesiyle Mücahit Birinci'ye hakaret etmiş ve "Değerli İstanbullular. Lütfen dikkatle okuyun ve paylaşın. Bu, İBB başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik organize kötülüğün fotoğrafıdır. Bugün önce troll hesapların sonra da bazı basın organlarının paylaştığı 'dolu otobüs' fotoğraflarındaki olağanüstü durumu yakından araştırdık" iddiasında bulunmuştu.
Ongun, 30 duraklı 62 No'lu Kağıthane-Kabataş Hattımıza sabah 06.00'da Fazilet Durağı'ndan şoförün uyarısına rağmen araca bir anda 47 yolcu binmiştir" iddiasında bulunmuştu.
* Mücahit Birinci, İmamoğlu, Ongun ve Hürriyet Gazetesi eski muhabiri İsmail Saymaz hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu. Başsavcılık, İBB'nin suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmada 29 Mart 2020 Pazar günü 62 No'lu Kağıthane Kabataş hattında çalışan otobüse Fazilet durağından bir anda 47 yolcunun iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Fazilet durağından da otobüse hiç yolcu alınmadığını tespit etti.
İBB Hukuk Müşavirliği de başsavcılığa Fazilet durağından bir seferde 71 kişinin bindiğini gösteren sahte evrak düzenlemişti. Başsavcılık sahte evrak düzenlendiğini belirledi. Sahte evrakta BELBİM A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Erdoğan Bayrak'ın imzası bulunuyor.
* Başsavcılık; İBB Hukuk Müşavirliği'nden gönderilen 2020/1446 sayılı ilk yazı ekindeki tabloda her ne kadar otobüsün 06:13'teki ilk hareketinden sonraki ilk 3 durak olan Kağıthane Belediyesi, Kağıthane Emniyet Müdürlüğü ve Yavuz Selim Parkı'ndan sonraki tüm yolcu bilgilerinin Fazilet durağı olarak kaydedildiğini ve sonraki tüm duraklara ait yolcu verilerinin sanki tüm yolcular Fazilet durağından binmiş gibi gösterildiğini tespit etti.
* Başsavcılığın takipsizlik kararında; İBB Hukuk Müşavirliği'nin söz konusu verilerine göre Fazilet durağından bir seferde otobüse 71 kişinin bindiğinin gözüktüğü ancak İBB Hukuk Müşavirliği'nin 30 Nisan 2020 tarihli son yazısı ekindeki belgelerde açıkça belirtildiği üzere, araç bilgisayarından validatöre durak ID bilgisi iletilmediğinden, validatöre iletilen en son verinin 06:20'de kaldığı ve bu saatten sonra veri akışı olmadığından binen kişilerin en son iletilen durak ID'sinde yani Fazilet durağından gözüktüğünün belirtildiğine dikkat çekildi.
* İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Bürosu tarafından 28 Nisan 2020 tarihinde gönderilen yazıda; 29 Mart 2020 Pazar günü 62 No'lu Kağıthane-Kabataş hattında çalışan ve saat: 06.13'de hareket eden otobüsün araç içi kamera kayıtları ile BELBİM kayıtlarının farklı olduğuna dikkat çekildi.
(BARIŞ SAVAŞ / SABAH)
FAZİLET DURAĞINDA İKİNCİ SKANDAL! SAHTE EVRAK SORUŞTURMASI
BU NASIL DOĞRULAMA SİTESİ? TEYİT, FAZİLET DURAĞI YALANINDA...
CHP VE İYİ PARTİLİLER İBB MECLİSİ'Nİ TERK ETTİ!
Fazilet durağı yalanına sahte evrak soruşturması
10.03.2021 12:38 | Son Güncelleme: 10.03.2021 12:51
İBB'nin Fazilet durağı yalanını sahte evrak düzenleyerek kapatmak istemesi İçişleri Bakanlığı'nın soruşturmasıyla ortaya çıktı.
İBB'nin Fazilet durağı yalanını sahte evrak düzenleyerek kapatmak istemesi İçişleri Bakanlığı'nın soruşturmasıyla ortaya çıktı. Bakanlık, İmamoğlu ve görevliler hakkında soruşturma izni verdi.
Fazilet durağından hiç yolcu binmemesine rağmen 47 yolcunun bindiği iddiasında bulunan İBB'nin yalanının ortaya çıkmasını engellemek için sahte evrak düzenlemesi, İçişleri Bakanlığı'nın soruşturma izniyle ispatlandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu; Fazilet durağı soruşturmasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sahte evrak sunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB 1. Hukuk Müşaviri Eren Sönmez, İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun ve İBB Hukuk Müşaviri Özge Vural Öztürk hakkında soruşturma izni verilmesine karar verdi.
MURAT ONGUN'A 2. SORUŞTURMA
Süleyman Soylu; pandemi döneminde otobüslerde yoğunluk olduğunu gösteren fotoğrafı paylaşan Beylikdüzü Belediyesi eski AK Parti Grup Başkanvekili avukat Mücahit Birinci'ye "troll" diye hakaret eden Ongun'a da ikinci soruşturma izni verilmesine karar verdi.
PANDEMİ DÖNEMİNİN EN BÜYÜK YALANI
Mehmet Önder Duman adlı vatandaş; 29 Mart 2020'de yolculuk yaptığı otobüste yoğunluk olduğunu gösteren fotoğrafı Twitter'da paylaştı. Mücahit Birinci de fotoğrafı paylaştı.
İmamoğlu, Ongun ve İBB'nin kurumsal internet sitesi, otobüste yaşanan yoğunluğun Fazilet durağından 47 kişi bindiği gerekçesiyle yaşandığını iddia etti.
İmamoğlu, "Otobüse biniş görüntülerini izledim ben. Kanım dondu ya. Derler ya kanım dondu. Eğer siyaset buysa, lanet olsun siyasete.. Kanım dondu" iddiasında bulundu. İBB, fotoğrafları paylaşan Önder Duman ve Mücahit Birinci hakkında suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, İBB'nin suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmada 29 Mart 2020 Pazar günü 62 No'lu Kağıthane Kabataş hattında çalışan otobüse Fazilet durağından bir anda 47 yolcunun iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Fazilet durağından da otobüse hiç yolcu alınmadığını tespit etti.
SAHTE EVRAKLA "71 KİŞİ BİNDİ" YALANI
İBB Hukuk Müşavirliği de başsavcılığa Fazilet durağından bir seferde 71 kişinin bindiğini gösteren sahte evrak düzenledi. Soylu; pandemi döneminin en büyük yalanına imza atan ve sahte evrak düzenleyerek başsavcılığı yanıltmaya çalışan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB 1. Hukuk Müşaviri Eren Sönmez, İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun ve İBB Hukuk Müşaviri Özge Vural Öztürk'e soruşturma izni verilmesine karar verdi.
Süleyman Soylu; otobüslerde yoğunluk olduğunu gösteren fotoğrafı paylaşan Beylikdüzü Belediyesi eski AK Parti Grup Başkanvekili avukat Mücahit Birinci'ye "troll" diye hakaret eden Ongun'a da ikinci soruşturma izni verilmesine karar verdi.
(İHA)



Kaynak: İhlas Haber Ajansı
YORUMLAR