Konuşmalarını hep dizelerle renklendirdi! İşte Başkan...

Konuşmalarını hep dizelerle renklendirdi! İşte Başkan Erdoğan'ın şiir yolculuğu!

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 20 yıllık liderlik döneminde sayısız konuşmaya imza attı ve bu konuşmalarının birçoğunda da ya bir dörtlüğe ya da bir dizeye yer verdi. Çünkü onun olmazsa olmazlarından biri de çocukluğundan bu yana gelen "şiir" sevgisi. İşte Başkan Erdoğan'ın okuduğu şiirler...

01 Nisan 2023 - 11:44

Konuşmalarını hep dizelerle renklendirdi! İşte Başkan Erdoğan'ın şiir yolculuğu!

Giriş Tarihi: 01.04.2023 Güncelleme Tarihi: 01.04.2023 

Erdoğan'ın çocukluğundan itibaren okuduğu o şiirler, salonlarda, toplantılarda ve okul etkinliklerinde yankılandı.

Konuşmalarını hep dizelerle renklendirdi! İşte Başkan Erdoğan’ın şiir yolculuğu!Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 20 yıllık liderlik döneminde sayısız konuşmaya imza attı ve bu konuşmalarının birçoğunda da ya bir dörtlüğe ya da bir dizeye yer verdi. Çünkü onun olmazsa olmazlarından biri de çocukluğundan bu yana gelen "şiir" sevgisi. İşte Başkan Erdoğan'ın okuduğu şiirler...

Daha ilkokul sıralarındayken başladı Başkan Erdoğan'ın şiir yolculuğu.

Hatta lisede katıldığı bir şiir yarışmasında salonun ve jüri üyelerinin dikkatini çekmek için Mehmet Akif Ersoy'un Zulmü Alkışlayamam şiirini mikrofonsuz okudu.

Ve bu şiir, girdiği yarışmada ona birincilik getirdi.

Erdoğan'ın çocukluğundan itibaren okuduğu o şiirler, salonlarda, toplantılarda ve okul etkinliklerinde yankılandı.

Hatta öyle ki kimi zaman bir şiiri şairinden daha iyi okudu Başkan Erdoğan. Hissiyle, vurgularıyla ve ses tonuyla adeta okuduğu şiire yeni bir nefes üfledi.

Sezai Karakoç'tan, Yahya Kemal'den Mehmet Akif Ersoy'dan, Necip Fazıl'dan ve Arif Nihat'tan okuduğu şiirlerle meydanları hareketlendirdi. Başkan Erdoğan hemen her mitinginde o bölgenin şairlerinden dörtlükler okudu ve konuşmalarını ise hep dizelerle renklendirdi.

Başkan Erdoğan, bir şair değil. Ancak o, ataları gibi şiire yakın duran, şiir okuyan bir lider.

Erdoğan, Yerine göre Fatih'ten, yerine göre de Yavuz ve Kanuni'den beyitler ve dörtlükler okumuş sadece mitinglerinde değil, kültürel içerikli konuşmalarında da konuşmanın seyrine göre şiirin eskimeyen tazeliğini ve büyülü gücünü kullanmıştır.

Ve o şiir, Başkan Erdoğan'ı cezaevine gönderen şiir.

Bu şiirle halkı, kin ve düşmanlığa sevketmekle suçlandı Erdoğan hakkında dava açıldı ve yargılanmaya başlandı.

Haksızlığa uğramıştı Erdoğan, ancak halk bunu görüyordu. Görüşlerini paylaşmayanlar bile Erdoğan'ı destek veriyor onun yanında duruyordu.

Okuduğu bu şiirle 10 ay hapse mahkum edildi siyasi hakları ve belediye başkanlığı elinden alındı. Düşünce suçlusu olmuştu. Erdoğan yıllarca mücadele ederek geldiği belediye başkanlığından zorla indirilmişti.

Ancak ondan rahatsız olan çevreler şunu bilemedi bedenler hapsedilir ama düşünceler hep özgür kalırdı.

 

Cezaevine girerken söylediği bu cümleler yediden yetmişe herkese ümit oldu.

Şiirden hapse hapisten tahliyeye uzanan yolculuktan 3 yıl sonra, AK Parti tek başına iktidara geldi. Recep Tayyip Erdoğan başbakan oldu. Ve onun sesinden okunan şiirler, Türkiye'nin dört bir yanında yankılandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yıllar önce okuduğu şiiri duyunca gözyaşlarını tutamadı

Kahramanmaraş'ta gençlerle buluşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllar önce annesi için okuduğu şiiri duyunca duygusal anlar yaşadı. Gözyaşlarına hakim olamayan Erdoğan'a vatandaşlar alkışlarla destek verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yıllar önce okuduğu şiiri duyunca gözyaşlarını tutamadı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti etkinlikleri dolayısıyla gittiği Kahramanmaraş'ta Yedi Güzel Adam Edebiyat Müzesi'ni ziyaret etti.

ŞİİRİ DUYUNCA GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

Burada gençlerle buluşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, basına kapalı olarak gerçekleştirilen programda gençlerle sohbet etti. Müzeye girişinde vatandaşlar tarafından ilgiyle karşılanan Erdoğan, program sırasında duygusal anlar yaşadı. Yıllar önce annesi Tenzile Hanım için okuduğu şiiri duyan Erdoğan gözyaşlarını tutamadı.

ANNESİNE OKUMUŞTU

AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Eyyüp Kadir İnan tarafından sosyal medyadan paylaşılan videoda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ağladığı görüldü. Vatandaşlar ise alkışlarla destek verdi.

Erdoğan yıllar önce, "İçimde kaynayan bir mahşer var, mahşer bir de annelerin gönlünde kaynar" dizesiyle devam eden bir şiiri, annesi Tenzile Erdoğan başta olmak üzere tüm annelere okumuştu.

Video Player

00:25 | 02:20

Use Up/Down Arrow keys to increase or decrease volume.

Online Video Platform

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Erdoğan'ı gözyaşlarına boğan şiir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllar önce okuduğu Erdem Bayazıt'ın "Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair" şiirini duyunca gözyaşlarını tutamadı. İşte o anlar...

 

Erdem Bayazıt'ın "Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair" adlı şiirinin sözleri şöyle:

"Telgrafın tellerini kurşunlamalı"
Öyle değildi bu türkü bilirim
Bir de içime
-Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen-
Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek
Bazan gelmesi beklenen bazan ansızın çıkagelen
Haberler bilirim mektuplar bilirim.
Gamdan dağlar kurmalıyım
Kayaları kelimeler olan
Kırk ikindi saymalıyım
Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma saçlarıma
Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından
Baştan ayağa ıslanmalıyım
Gam dağlarına çıkıp naralar atmalıyım.
İçimde kaynayan bir mahşer var
Bu mahşer birde annelerinin kalbinde kaynar
Çünkü onlar yün örerken pencere önlerinde
Ya da çamaşır sererken bahçelerinde
Birden alıverirler kara haberini
Okul dönüşü bir trafik kazasında
Can veren oğullarının.
Bir de gencecik aşıkların yüreklerini bilirim
Bir dolmuşta yorgun şoförler için bestelenmiş
Bir şarkıdan bir kelime düşüverince içlerine
Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin
Beton apartmanların sağır duvarlarını yumruklayan
Ya da melal denizi parkların ıssız yerlerinde
Örneğin Hind okyanusu gibi derin
İsyanın kapkara sularına dalan.
Nice akşamlar bilirim ki
Karanlığını
Bir millet hastanesinde
Dokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorunda
Başını kalorifer borularına gömmüş
Beyaz giysilerinden uykular dökülen tabiplerden
Haber sormaya korkan
Genç kızların yüreğinden almıştır.
Bir de baharlar bilirim
Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği bilemeyeceği
Anadolu bozkırlarında
İstanbul'dan çıkıp Diyarbekir'e doğru
Tekerleri yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğu ile içen
Cesur otobüs pencerelerinden
Bilinçsiz bir baş kayması ile görülen
Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları tarla kenarlarında
Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış ırgat çocuklarının
Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken
Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen.
Yazlar bilirim memleketime özgü
Yiğit köy delikanlılarının
İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları
Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan
Üstüne cehennem güneşlerde göğermiş mor sinekler konup kalkan
Diğeri kan ter içinde yayla yollarında
Mavzerinin demirini alnına dayamış
Yüreği susuzluktan bunalan
İçinden mahpushane çeşmeleri akan
Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp
Apansız silahına davranan
Nice delikanlıların figüranlık yaptığı
Yazlar bilirim memleketime özgü.
Güzler bilirim ülkeme dair
Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir
Kalakalmış bir kıyıda melül ve tenha
Kalbim gibi
Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri
Titreyen kenar mahalle çocukları
Bir sıcak somun için, yalın kat bir don için
Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi.
Kadınlar bilirim ülkeme ait
Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak
Göğüsleri Çukurova gibi münbit
Dağ gibi otururlar evlerinde
Limanlar gemileri nasıl beklerse
Öyle beklerler erkeklerini
Yaslandın mı çınar gibidir onlar sardın mı umut gibi.
İsyan şiirleri bilirim sonra
Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden
Harfler harb düzeni almıştır mısralarında
Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır
Kimi bir soygun sofrasında ışıklı sofralarda
Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır.
Müslüman yürekler bilirim daha
Kızdı mı cehennem kesilir sevdi mi cennet
Eller bilirim haşin hoyrat mert
Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır
Her kırışığı sorulacak bir hesabı
Her çizgisi tarihten bir yaprağı anlatır.
Bütün bunların üstüne
Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim
Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim
Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli
Adın kurtuluştur ama söylememeliyim
Can kuşum umudum canım sevgilim.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: "Ahıska Türkleri Vatanına Dönmelidir"

C

urbaşkan'ı Recep Tayyip Erdoğan, Sürgünün 75. Yılında Ahıska Türkleri Anma Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:resimBu akşam böylesi duygu dolu bir atmosferde kalplerimizi buluşturan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımıza, Dünya Ahıska Türkleri Birliği'ne şükranlarımı sunuyorum. Oldukça geniş bir yelpazede düzenlenen 75. yıl anma etkinliklerinin Ahıskalı soydaşlarımızın karşılaştığı zulümlerin yerel ve uluslararası zeminlerde duyurulması bakımından hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.

Ortak tarihi mirasımızı korumanın ve gelecek kuşaklara aktarmanın mücadelesini vermeliyiz. Yıkılan her eserin aynı zamanda hafızamızdan bir parça götürdüğünü de unutmamalıyız. Ahıska'nın kadim mirasını yaşatmaya, yeniden ayağa kaldırmaya matuf bu faaliyetleri takdirle karşılıyorum. İlgili kurumlarımızın, özellikle arşiv ve envanter çalışmalarına ağırlık vereceğine inanıyorum. Bundan 75 yıl önce Ahıska'da insanlığın en utanç verici sahnelerinden biri yaşandı. Stalin tarafından birkaç saat içinde öz yurtlarından kopartılarak Sovyet coğrafyasının dört bir yanına sürgün edildi.

Ahıskalı Kardeşlerimiz İnsanlık Dışı Muamelelerin Kurbanı Oldu

Sovyet yönetimi Ahıskalıları en ağır şartlarda çalışma kamplarına gönderdi. Bu kamplarda binlerce Ahıskalı kardeşimiz soğuğun ve insanlık dışı muamelelerin kurbanı oldu. Bu vesile ile bir gün vatanına kavuşmaları dileğiyle hayatını kaybeden tüm kardeşlerimi rahmetle, saygıyla yadediyorum. Sürgünü yaşayıp da bugün dünyanın 9 ayrı ülkesinde hayata tutunmaya çalışan büyüklerimize Allah'tan sağlıklı, hayırlı, uzun ömürler diliyorum. 550 bin civarında Ahıska Türkü yurtlarından uzakta hayatlarına devam ediyor. Bu kardeşlerimizin büyük bölümü 75 yıl önce terkettikleri evlerine geri dönemenin onurlu mücadelesini veriyor.

Ahıska Türkleri'nin Vatanına Geri Dönüşü Sağlanmalıdır

Ne bir başkasının hakkına el uzatacağız, ne hakkımızın yenilmesine rıza göstereceğiz. Herkes sessiz kalsa da biz her platformda Ahıska Türklerinin davasını savunmaktan geri duymayacağız. Burada bir gerçeği tekrar ifade etmekte de fayda görüyorum. Ahıskalı kardeşlerimizin gönlünde açılan yaraları bir nebze de hafifletecek tek yol arzu eden her Ahıska Türkünün vatanlarına geri dönebilmesini sağlamaktır.

Dünya Ahıska Türkleri Birliği Başkanı Ziyaeddin kardeşimizle bu konuları sürekli görüştük, görüşüyoruz, görüşeceğiz. İlgili ülkelerin karşılaştıkları sıkıntıları, zorlukları elbette buluyoruz. Bunların aşılması için elimizden gelen desteği vermeye hazır olduğumuzu her fırsatta muhataplarımızın bilgilerine sunuyoruz. Boşa geçirilen her gün mağduriyeti daha fazla arttırmaktadır.

Bu haber 327339 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Başkan Erdoğan'dan 1 Mayıs mesajı: Çalışan hakkı temel önceliğimiz
Başkan Erdoğan'dan 1 Mayıs mesajı: Çalışan hakkı temel...
ALLAH (C.C.)
ALLAH (C.C.)