Köşeye sıkışınca 'ateşkes' diyen Darbeci Hafter bakın hangi barış girişimlerini baltalamış!
Giriş Tarihi: 12.6.2020 14:09 Son Güncelleme: 12.6.2020 14:28
Türkiye’nin yardımlarıyla Libya’da büyük hezimete uğrayan Darbeci Hafter, yenilgilerin ardından siyasi çözüm çağrılarında bulunmaya başladı. Köşeye sıkışan Hafter’in bu ‘ateşkes’ çağrıları, geçmişteki barış girişimlerini akıllara getirdi. Bakın Hafter hangi barış girişimlerini baltalamış.
Libya ordusu karşısında aldığı art arda yenilgiler sonrası ateşkes ve siyasi çözüm çağrıları yapmaya başlayan Halife Hafter'in, ülkede kalıcı ateşkes ve siyasi sürecin başlatılması için yürütülen birçok uluslararası girişimi kabul etmediği ve her defasında müzakere görüşmelerini baltaladığı biliniyor.
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Hafter, ülkedeki krize çözüm bulmak için Aralık 2015'te "Libya Siyasi Anlaşması" ile başlayan ve günümüze kadar gerçekleştirilen pek çok uluslararası girişimi akamete uğrattı, ateşkes anlaşmalarını hiçe sayarak saldırılarına devam etti.
Ancak son zamanlarda özellikle batı bölgelerinde ordu güçleri karşısında uğradığı hezimetin ardından bir anda ateşkes ve siyasi çözüm arayışına yöneldi.
DARBECİ HAFTER ATEŞKES ÇAĞRILARINI GÖRMEZDEN GELDİ
Hafter ve müttefikleri bu kapsamda 6 Haziran'da Mısır'ın başkent Kahire'de toplandı. Yapılan görüşmelerin ardından Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Hafter ve siyasi müttefiği Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, düzenledikleri ortak basın toplantısıyla "Kahire Bildirgesi" isimli bir girişimi duyurdu.
Uzun süredir ülkede siyasi çözüm için yürütülen tüm diplomatik çabalara kulaklarını kapatan Hafter, Kahire Bildirgesi'yle Libya'ya yönelik yeni bir siyasi girişim başlattıklarını ve 8 Haziran itibarıyla ülke genelinde ateşkes çağrısı yaptıklarını açıkladı.
Ancak Hafter'in, daha önce 12 Ocak'ta sağlanan ateşkes, 19 Ocak'ta Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen Libya konulu konferans ve Birleşmiş Milletler (BM) himayesindeki Ulusal Diyalog Konferansı (Gadamis) gibi birçok girişimdeki ateşkes çağrılarını görmezden geldiği biliniyor.
İŞTE HALİFE HAFTER'İN BALTALADIĞI BARIŞ GİRİŞİMLERİ!
17 ARALIK 2015 LİBYA SİYASİ ANLAŞMASI
BM girişiminde 17 Aralık 2015'te Fas'ın Suheyrat kentinde gerçekleştirilen Libya Siyasi Anlaşması'yla Tobruk'taki Temsilciler Meclisi ile Trablus'taki Milli Genel Kongre Meclisi; Trablus'ta Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi kurulması konusunda anlaştı.
UMH Başkanlık Konseyi başkanlığına Fayiz es-Serrac getirildi.
BM Güvenlik Konseyi, 2259 sayılı kararla UMH'yi Libya'nın tek meşru temsilcisi olarak tanıdı.
Libya Siyasi Anlaşması'yla UMH Başkanlık Konseyi uluslararası meşruiyet kazanmış oldu.
Hafter, UMH'nin kendini görevden alma yetkisi olduğu için anlaşmaya karşı çıktı. UMH Başkanlık Konseyi'nin sunduğu hükümet listeleri Hafter'in baskıları nedeniyle Tobruk'taki Temsilciler Meclisi'nde onaylanmadı.
Hafter, UMH Başkanık Konseyi'ni çalışmaz hale getirmek için Konsey üyelerine baskı yaparak 9 üyeden 4'ünün çekilmesine neden oldu. Hafter'in bütün bu çabalarına rağmen UMH'nin uluslararası meşruiyeti devam etti.
25 TEMMUZ 2017 PARİS BANLİYÖ TOPLANTISI
Hafter'in en önemli destekçilerinden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ev sahipliğinde Paris'in La Celle Saint-Cloud banliyösünde 25 Temmuz 2017'de Libya Başbakanı Serrac ve Hafter bir araya geldi.
Taraflar ateşkes yapılması, Libya Siyasi Anlaşması'nın tekrar uygulamaya girmesi ve 2018 baharında seçime gidilmesi konularında anlaştı.
29 MAYIS 2018 PARİS KONFERANSI
Paris Banliyö Toplantısı'nda tarafların mutabık kaldığı "2018 baharında seçimlerin yapılması" kararı hayata geçirelemedi. Taraflar, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un ev sahipliğinde yeniden Paris'te bir araya geldi.
Türkiye, Cezayir, Katar ve Tunus'un yanı sıra Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan ve Kuveyt'in de temsilci gönderdiği konferansa 20 devlet temsilcisi katıldı.
Konferansta taraflar, seçimlerin anayasal temellerininin atılması, 16 Eylül 2018'e kadar gerekli seçim yasalarının hazırlanması ve 10 Aralık 2018'de Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimlerinin yapılması kararı aldı.
Ancak Hafter destekçisi milletvekillerinin oyalama taktikleri ve seçimlere yönelik anayasal süreci baltalayan çabaları, alınan kararların hayata geçmesine engel oldu.
12-13 KASIM 2018 PALERMO KONFERANSI
İtalya Başbakanı Giuseppe Conte'nin ev sahipliğinde İtalya'nın Sicilya adasınıdaki Palermo kentinde Hafter ve Serrac tekrar bir araya geldi.
Türkiye, Mısır, Rusya, ABD ve Cezayir'in de katıldığı konferansa 38 ülke heyet gönderdi.
Konferansta 2019 baharında seçimlerin yapılması kararlaştırıldı.
27 ŞUBAT 2019 ABU DABİ TOPLANTISI
Libya sahasında Hafter'in diplomatik, siyasi, askeri ve mali alandaki bir numaralı destekçisi olan BAE'nin başkenti Abu Dabi'de, BM Libya Özel Temsilcisi Gassan Selame, Hafter ve Serrac bir görüşme gerçekleştirdi.
Toplantıda herhangi bir anlaşma imzalanmadı ancak BM Libya Özel Temsilciliği bir tarih açıklamadan Libya'daki geçiş dönemini sona erdirerek genel seçimlerin yapılması konusunda tarafların anlaştığını duyurdu.
14 NİSAN 2019 GADAMİS KONFERANSI
BM Libya Özel Temsilciliği'nin Libya'daki anlaşmazlığın çözümü için ortaya koyduğu uluslararası yol haritasının bir parçası olarak ülkedeki tüm aktörlerin katılımıyla 14 Nisan 2019'da Libya'nın Gadamis kentinde "Ulusal Diyalog Konferansı" düzenlenmesi bekleniyordu.
Libyalıların ülke topraklarında kendi aralarında gerçekleştirmeleri planlanan bu girişim için BM uzun süre hazırlık yaptı. Ancak Hafter bu konferansa günler kala BAE ve Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından ani bir adımla 4 Nisan 2019'da başkent Trablus'a saldırı emri verdi ve ülkeyi yeni bir şiddet sarmalına itti.
Bu dönemde Ulusal Diyalog Konferansı için Trablus'u ziyaret eden BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 4 Nisan'da başkente Hafter'in bombardımanı altında girdi.
Hafter'in bu saldırısının özellikle ülkedeki tüm aktörlerin bir ateşkes içinde diyaloğu beklediği dönemde olması Trablus hükümetinde öfke ve şaşkınlığa yol açtı.
13 OCAK 2020 MOSKOVA TOPLANTISI
Türkiye ve Rusya'nın ortak çağrısıyla 12 Ocak'ta devreye giren ateşkesten bir gün sonra Moskova'da Türk ve Rus heyetler ile Libya'daki taraflar arasında ayrı ayrı görüşmeler yapıldı.
Türk heyeti, Serrac ve Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri ile anlaşma metnini oluşturdu. Rus heyeti ise Hafter ve siyasi müttefiki Tobruk merkezli Temsilciler Meclisinin Başkanı Akile Salih'i ikna etmeye çalıştı.
Ancak Hafter, uzun uğraşlar neticesinde oluşturulan anlaşma metnini imzalamadı ve sabaha kadar süre istedi. Hafter, gece yarısı Rus muhataplarını da şaşırtarak sürpriz biçimde Moskova'daki müzakere masasından kalkarak Rusya'dan ayrıldı.
19 OCAK 2020 BERLİN KONFERANSI
Berlin'de düzenlenen Libya konulu konferans, ülkede kalıcı ateşkes ve siyasi sürecin başlatılması amacıyla yürütülen önemli uluslararası girişimlerden biri olarak öne çıkıyor.
Almanya'nın BM ile düzenlediği konferansa BMGK daimi üye ülkeleri; ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin'in yanı sıra Türkiye, İtalya, Cezayir, Mısır, BAE ile BM, Avrupa Birliği, Afrika Birliği ve Arap Birliği'nden temsilciler katıldı. Konferansa katılan Serrac ve Hafter karşı karşıya gelmedi.
Ancak Hafter, Libya'da ateşkesin yanı sıra taraflara ve destekçilerine askeri faaliyetlerine son vermeleri ve BM'nin silah ambargosuna uymaları çağrısında bulunulan Berlin Konferansı'ndan bir gün sonra Trablus'u bombaladı.
Buna ek olarak uluslararası aktörlerin Berlin Konferansı için toplandığı sıralarda, konferansın başlamasından sadece bir gün önce 18 Ocak'ta, ülkenin doğusundaki Hafter yanlısı silahlı grup ve kabileler Petrol Hilali diye isimlendirilen bölgede petrol üretim tesislerini ve ihracat limanlarını kapattıklarını duyurdu.
ŞUBAT 2020 CENEVRE 5+5 ASKERİ KOMİTE TOPLANTILARI
BM'nin Libya'ya ilişkin sunduğu ve Berlin Konferansı'na katılan ülkelerin desteklediği çözüm haritasında, kalıcı ateşkesi sağlamak için iki taraftan 5'er temsilcinin katıldığı 5+5 askeri görüşmeler, ekonomik müzakereler ve siyasi görüşmeler olmak üzere karşıt tarafları bir araya getirecek üç ayrı yol haritası ortaya konmuştu.
BM himayesinde 18 Şubat'ta İsviçre'nin Cenevre kentine başlayan askeri komite toplantılarına Libya hükümeti ve Hafter'i temsilen 5'er güvenlik temsilcisi katıldı.
Ancak Hafter'e bağlı milislerin, görüşmeler devam ederken Trablus'a yönelik saldırılarını sürdürmesi üzerine Libya hükümeti, 19 Şubat'ta Cenevre'deki görüşmeleri askıya aldığını duyurdu.
Libya hükümeti, barışçıl çözümlerin ve anlaşmaların defaatle reddedilmesi karşısında Hafter ile görüşmeyi ve darbeci generalin ülkenin geleceğinde bir rolü olmasını kabul etmeyeceğini açıkladı.
Libya'da Hafter vahşeti! Milislerden kurtarılan Terhune'de toplu mezarlar ortaya çıkıyor
Giriş Tarihi: 12.6.2020 12:09 Son Güncelleme: 12.6.2020 12:28
Libya'da Hafter milislerinden kurtarılan Terhune'de toplu mezarlar ortaya çıkıyor
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı milislerin işgalinden kurtarıldıktan sonra birbiri ardına toplu mezarların bulunduğu Terhune vilayeti, ortaya çıkan vahşetin şokunu yaşıyor.
Terhune'de bulunan toplu mezarlardan çıkarılan 150'den fazla cesetten bazılarının kadın ve çocuklara ait olması vahşetin boyutlarını gözler önüne seriyor.
Libya'da son dönemde Hafter milislerinin sahada alan kaybederek ülkenin batısındaki belirli nüfuz merkezlerinden çekilmesiyle, milislerin buralarda işlediği suçlar gün yüzüne çıkmaya başladı.
Birleşmiş Milletler'in (BM) açıkladığı rakamlara göre, Hafter milislerinin harekat ve ikmal merkezi olarak kullandığı Terhune başta olmak üzere ülkede son dönemde 8 toplu mezar bulundu.
Hastane, su kuyusu ve konteynerde cesetler bulundu
Libya ordusunun 5 Haziran'da Terhune'de kontrolü sağlamasından çok kısa bir süre sonra, bir hastanede sivillere ait bazılarında işkence ve infaz izlerine rastlanan 106 ceset bulundu. Cesetlerden bazılarının kadın ve çocuklara ait olduğu açıklandı.
Libya hükümetine bağlı güçler kent içi ve çevresinde arama çalışmalarını sürdürdüğünde ise su kuyusuna atılmış, konteynerde yakılmış, bir araziye gömülmüş cesetlere rastladı.
Terhune Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doktor Buravi Mesud Muhammed Ebu Zeyd, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hafter milislerinin çıkarılmasının ardından kentte şu ana kadar 160 kadar ceset bulunduğunu söyledi.
Hastanenin morgunda bir kişi için ayrılan morg dolaplarına birden çok ceset bırakıldığını aktaran Ebu Zeyd, kent içindeki konteynerde bulunan ve çevredeki araziden çıkarılan naaşların da hastaneye getirildiğini belirtti.
Libya İçişleri Bakanlığının paylaştığı bilgilere göre, Hafter'e bağlı milislerin kentte bulundukları dönemde alıkoydukları kişileri konteynerde yakarak infaz ettikleri ortaya çıktı.Terhune kentinde yaşanan olayları araştırmak için Libya Adalet Bakanlığının bir araştırma komisyonu kurduğu bildirildi.
Aynı şekilde Hafter milislerinin, kentten ayrılmadan önce infaz ettiği birkaç kişiyi ise bir su kuyusuna attığı tespit edildi.
Libya Kızılayı bir araziden 20'ye yakın ceset çıkardı
Terhune'de kendisine ait arazide toplu mezara rastlanan bir kişi, Libya Kızılayının özel mülkünden "suç çetelerinin öldürdüğü" 20'ye yakın ceset çıkardığını söyledi. Adının açıklanmasını istemeyen Libyalı, çevredeki mezarların hala araştırıldığı bilgisini paylaştı.
Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL), Terhune ve diğer bölgelerdeki toplu mezarları "dehşet verici" olarak kayıt altına aldığını açıkladı. Libyalı makamlardan, bulunan toplu mezarlara ilişkin "etkili ve şeffaf bir soruşturma yürütülmesi" istendi.
Libya ordusu, Hafter milislerinin Trablus'a yönelik saldırılarında bir yıldan uzun süredir harekat ve ikmal merkezi olarak kullandıkları Terhune vilayetini geçen hafta kurtarmıştı.
Terhune'de yasa dışı ve insan haklarını ihlal eden eylemlerde bulunmakla itham edilen Hafter yanlısı yerel milis grubu "Kaniyat Birlikleri", kent içinde kendilerine rakip gördükleri veya muhalif addettikleri aşiret ve aileleri ayrım gözetmeksizin hedef almakla suçlanmıştı.
Son dakika haberi... Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı milislerin işgalinden kurtarıldıktan sonra birbiri ardına toplu mezarların bulunduğu Terhune vilayeti, ortaya çıkan vahşetin şokunu yaşıyor. Kadın ve çocuk cesetlerine de rastlanan toplu mezarların boşaltılmasına yönelik çalışmalar sürüyor.
Terhune'de bulunan toplu mezarlardan çıkarılan 150'den fazla cesetten bazılarının kadın ve çocuklara ait olması vahşetin boyutlarını gözler önüne seriyor.
Libya'da son dönemde Hafter milislerinin sahada alan kaybederek ülkenin batısındaki belirli nüfuz merkezlerinden çekilmesiyle, milislerin buralarda işlediği suçlar gün yüzüne çıkmaya başladı.
Birleşmiş Milletler'in (BM) açıkladığı rakamlara göre, Hafter milislerinin harekat ve ikmal merkezi olarak kullandığı Terhune başta olmak üzere ülkede son dönemde 8 toplu mezar bulundu.
HASTANE, SU KUYUSU VE KONTEYNERDE CESETLER BULUNDU
Libya ordusunun 5 Haziran'da Terhune'de kontrolü sağlamasından çok kısa bir süre sonra, bir hastanede sivillere ait bazılarında işkence ve infaz izlerine rastlanan 106 ceset bulundu. Cesetlerden bazılarının kadın ve çocuklara ait olduğu açıklandı.
Libya hükümetine bağlı güçler kent içi ve çevresinde arama çalışmalarını sürdürdüğünde ise su kuyusuna atılmış, konteynerde yakılmış, bir araziye gömülmüş cesetlere rastladı.
Terhune Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doktor Buravi Mesud Muhammed Ebu Zeyd, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hafter milislerinin çıkarılmasının ardından kentte şu ana kadar 160 kadar ceset bulunduğunu söyledi.
Hastanenin morgunda bir kişi için ayrılan morg dolaplarına birden çok ceset bırakıldığını aktaran Ebu Zeyd, kent içindeki konteynerde bulunan ve çevredeki araziden çıkarılan naaşların da hastaneye getirildiğini belirtti.
Libya İçişleri Bakanlığının paylaştığı bilgilere göre, Hafter'e bağlı milislerin kentte bulundukları dönemde alıkoydukları kişileri konteynerde yakarak infaz ettikleri ortaya çıktı.Terhune kentinde yaşanan olayları araştırmak için Libya Adalet Bakanlığının bir araştırma komisyonu kurduğu bildirildi.
Hafter canlı canlı gömmüş: Toplu mezarlardan işkence sonucu öldürülmüş insan cesetleri çıkıyor
Libya’da darbeci Hafter’den kurtarılan bölgelerde hastaneler, kuyular ve toplu mezarlardan işkenceyle öldürülmüş insan cesetleri çıkmaya devam ediyor. Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa, dünyayı dehşete düşüren katliamlarla ilgili “Gelen ilk raporlar onlarca tutuklunun canlı canlı gömüldüğünü ortaya koyuyor” dedi.
Libya’da terörist Halife Hafter ve en büyük destekçisi BAE Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed’in savaş suçları ortalığa saçıldı.
Darbeci Hafter ve destekçilerinin insanlık suçlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Hafter’den alınan bölgelerde hastanelerden, kuyulardan ve toplu mezarlardan işkenceyle öldürülmüş insanların cesetleri çıkmaya devam ediyor.
Trablus güneyi ile Terhune ve çevresi başta olmak üzere Hafter milislerinin uğradığı her yerde vahşetin izleri var. Dün Terhune’de bir toplu mezar daha bulundu. Kent BAE ve Rus destekli darbecilerce esir alınan insanların gizli hapishanelerde işkencelerden geçirildiği merkez durumundaydı.
Son birkaç gündür dünyayı dehşete düşüren tabloya ilişkin açıklama yapan Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa, “Alıkonulanların hepsinin yakıldığı bir konteyner bulduk. Aynı şekilde, birçok toplu mezar bulduk. Gelen ilk raporlar onlarca tutuklunun canlı canlı gömüldüğünü ortaya koyuyor” dedi. Öfke Volkanı Operasyonu’nun Facebook hesabında yayınlanan açıklamasında Başağa şu bilgileri verdi: “İnsanlık suçu işleyen Hafter ve milisleri yargılanmalı, Hafter’e bağlı siyasi liderler adalete teslim edilmelidir. Libya’da çözüme varmaya çalışan herkes şunun farkına varmalıdır; Libyalılar Hafter’i ülkenin geleceğinde istemiyor. Kimse Hafter’e bağlı silahlı güçlerin suçlarını örtmeye kalkmasın. Ayrıca hiç kimsenin de ordumuzun kahramanlıklarını kullanmasına ve kötülemesine izin vermeyeceğiz.”
Fotoğraf: Arşiv
OPERASYON SÜRÜYOR
Bölgede son 3 gündür çıkarılan ya da terk edilmiş halde bulunan ceset sayısının 200’ü aştığı sanılıyor. Rusya, Fransa, Mısır ve BAE destekli darbeci Hafter’i önce Sirte, ardından Cufra’dan çıkarma amacıyla başlatılan Zafer Yolları operasyonu ise sürüyor. Sirte yakınlarında taarruz için hazırlıkları sürdüren Libya ordusu, Hafter’in güney ile batı arasındaki ana ikmal yolunu da kontrol altına aldı. Sebha’nın kuzeyindeki Eş-Şuveyrif bölgesinden başlayan yol Nesme, Karyat ve Mersit kentlerine ulaşıyor.
Toplu mezarlardan işkenceyle öldürülmüş insanların cesetleri çıkmaya devam ediyor.
BM’den soruşturma
- Birleşmiş Milletler (BM) Libya Destek Misyonu (UNSMIL), Libya’da ordunun milislerden temizlediği Terhune kentinde bulunan toplu mezarlara ilişkin “soruşturma yapılması” çağrısında bulundu. UNSMIL’den yapılan açıklamada, Terhune başta olmak üzere diğer bölgelerde en az 8 toplu mezar bulunduğu hatırlatılarak, kurumun bu gelişmeyi “dehşet verici” olarak kayıt altına aldığı belirtildi.
Zayed'in toplu mezarları: Hastane, kuyu, çöplük, su deposu gibi yerler ceset dolu!
Aynı şekilde Hafter milislerinin, kentten ayrılmadan önce infaz ettiği birkaç kişiyi ise bir su kuyusuna attığı tespit edildi.
LİBYA KIZILAYI BİR ARAZİDEN 20'YE YAKIN CESET ÇIKARDI
Terhune'de kendisine ait arazide toplu mezara rastlanan bir kişi, Libya Kızılayının özel mülkünden "suç çetelerinin öldürdüğü" 20'ye yakın ceset çıkardığını söyledi. Adının açıklanmasını istemeyen Libyalı, çevredeki mezarların hala araştırıldığı bilgisini paylaştı.
Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL), Terhune ve diğer bölgelerdeki toplu mezarları "dehşet verici" olarak kayıt altına aldığını açıkladı. Libyalı makamlardan, bulunan toplu mezarlara ilişkin "etkili ve şeffaf bir soruşturma yürütülmesi" istendi.
Libya ordusu, Hafter milislerinin Trablus'a yönelik saldırılarında bir yıldan uzun süredir harekat ve ikmal merkezi olarak kullandıkları Terhune vilayetini geçen hafta kurtarmıştı.
Terhune'de yasa dışı ve insan haklarını ihlal eden eylemlerde bulunmakla itham edilen Hafter yanlısı yerel milis grubu "Kaniyat Birlikleri", kent içinde kendilerine rakip gördükleri veya muhalif addettikleri aşiret ve aileleri ayrım gözetmeksizin hedef almakla suçlanmıştı.
YORUMLAR