Mansur Yavaş’tan rüşvet iddialarına komik savunma: "Okul...

Mansur Yavaş'tan rüşvet iddialarına komik savunma: "Okul yapmak için istedik".

Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, CHP’de yaşanan karışıklıkları köşesine taşıdı. Kaplan, rüşvet tartışmaları ile ilgili olarak, Yavaş’ın kendisini ‘okul için istedik’ diye savunmasını eleştirdi. Kaplan, “velev ki okul yaptırmak için olsun; halihazırda ruhsat şartlarını yerine getirmiş bir şirketten ne sebeple olursa olsun haraç istemek suçtur” ifadelerini kullandı.

24 Aralık 2019 - 07:27

'tan rüşvet iddialarına komik savunma: "Okul yapmak için istedik"

Giriş Tarihi: 24.12.2019  07:27 Güncelleme Tarihi: 24.12.2019  07:31

Sabah gazetesi yazarı ’de yaşanan karışıklıkları köşesine taşıdı. Kaplan, rüşvet tartışmaları ile ilgili olarak, Yavaş’ın kendisini ‘okul için istedik’ diye savunmasını eleştirdi. Kaplan, “velev ki okul yaptırmak için olsun; halihazırda ruhsat şartlarını yerine getirmiş bir şirketten ne sebeple olursa olsun haraç istemek suçtur” ifadelerini kullandı.

Mansur Yavaş'tan rüşvet iddialarına komik savunma

İşte Hilal Kaplan'ın konuyla ilgili yazısının bir bölümü:
Ülkenin ana muhalefeti olmasa, eğlenceli parti aslında.

Geçen ay, kendi gazeteleri, kendi genel başkanlarının doğruladığı bir iddiayla kendi eski Milletvekili 'yi karalamıştı hatırlarsınız. Ondan sonra da ihale nasıl olduysa 'Saray'a kalmıştı!
Müfteri özür diledi. Genel başkan kulağının üstüne yattı. İnce ise susarak ihraçtan kılpayı kurtuldu ve kendini Balkanlar'a vurdu.
Şimdi de kendi Eski Milletvekilleri Sinan Aygün, mevcut belediye başkanları Mansur Yavaş'ın adamlarının kendisinden ruhsat karşılığı 25 milyon TL istediklerini açıklayıverdi ve çarşı karıştı. Yazıyoruz ama tedirginim zira ihale yine bize kalacak galiba!
Aklımı karıştıran bir nokta var. Yavaş, Aygün'ün bir saatlik açıklamasından, 25 milyon TL'yi "okul yapmak için" istediklerini söylediği 10 saniyeyi kesip kendisini aklamaya kalkan bir tweet attı. Ancak Aygün geri kalan konuşmasında, okul yapılacaksa da bunun bir protokolü olur diye itiraz ediyor, "valizle mi vereceğim o kadar parayı?" diye soruyor, ayrıca "25 milyona ne okulu?" diyerek o paraya en az 5 okul yaptırılacağına dikkat çekiyordu.
Yavaş, bunları görmezden geldi.
Fakat yine de sıkıntı zira velev ki okul yaptırmak için olsun; halihazırda ruhsat şartlarını yerine getirmiş bir şirketten ne sebeple olursa olsun haraç istemek suçtur.Mansur Yavaş'tan rüşvet iddialarına komik savunma:

 yandaşı medyada rüşvet sansürü!

Türkiye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı 'ın 25 milyonluk rüşvet skandalını konuşuyor. 'li 'ün bir suç duyurusu ile gözler önüne serdiği; iki kez canlı yayına çıkarak kamuoyu ile paylaştığı bu skandal ise parti yönetimi tarafından kapatılmak isteniyor. CHP lideri  ise her zamanki gibi suçluyu değil suçu ortaya çıkaranı cezalandırıyor. Yıllardır "basın özgürlüğü, gazeteci muhaliftir, bağımsızdır, eleştireldir" vurgusu yapan CHP medyası ise ortalığa dökülen bu büyük skandalı görmezden geldi. SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, bu iki yüzlülüğü değerlendirdi.

Rüşvet skandalında CHP medyası üç maymunu oynuyor destekçisi medya uzunca bir süredir Başkan Erdoğan ve AK Parti'ye ideolojik düşmanlıklarını 'gazeteci bağımsızdır, eleştireldir, muhaliftir' gibi süslü bir maskenin arkasına sakladı. İktidarın icraatlarına toplum adına ve kamu yararı için muhalefet ettiğini öne sürdü. CHP'nin ülke çapında ve yerel yönetimlerde icraat konumunda olmaması, bu iddiaları dile getirirken CHP destekçisi medyanın elini güçlendirdi.


İLK SINAVDA SINIFTA KALDILAR
Yerel seçimlerden sonra CHP kısmen de olsa icraat konumuna geldi. İstanbul ve Ankara'da büyükşehir belediyelerini kazandı. Bu hem CHP için, de hem de CHP'yi destekleyen medya için ciddi bir sınav. CHP seçmenin sandıkta verdiği emaneti taşıyıp taşıyamama konusunda imtihan oluyor. CHP destekçisi medya da gerçekten iddia ettiği gibi muhalif, eleştirel, bağımsız, gücün değil toplumun yanında olmak konusunda imtihan oluyor.

DUYMAZDAN VE GÖRMEZDEN GELDİLER!
Üstelik ortada siyasi bir boyut da yok. Düpedüz bir haksız kazanç durumu mevzubahis iddialara göre. CHP medyası kamu menfaatinin peşine düşeceğine, belediye neden böyle ilişkilere giriyor diye sorgulayacağına, 'e mikrofon uzatıp onun iddialarını dinleyeceğine, bu iddiaları 'a sorup gerçeğin ortaya çıkmasına çabalayacağına duymazlıktan ve görmezlikten geliyor.

SORGULAMADAN MANSUR YAVAŞ'I AKLADILAR
Daha önce  etrafında çıkan krizler, sel baskınları, aksayan hizmetler, iptal edilen temel atma törenleri konusunda CHP destekçisi medya kendi iddiasından vuruldu. Kelimenin tam anlamı ile sınıfta kaldı. Şimdi ise Ankara'da patlak veren rüşvet skandalında tekrar çuvallıyorlar. Ortada rüşvetle ilgili somut iddialar var. Üstelik iddialara muhatap olan Mansur Yavaş da para pazarlığı yapıldığını reddetmiyor. "Rüşvet olarak değil de başka türlü istedik" diyerek kendini savunuyor.

ORTALIĞA SAÇILMIŞ YOLSUZLUĞU SORGULAMADILAR
CHP medyasının bu durumu zaten başlı başına bir sorun. Kamu menfaatinin peşine düşmeyen, kendi desteklediği partinin ortalığa saçılmış yolsuzluklarını yayınlamayan bir medya düşünülemez. Bunun da ötesinde bunu yapan CHP medyası ülkemizin yerli ve milli medya organlarını hükümet medyası olmakla, gazeteciliği ayaklar altına almakla, kendi ifadeleri ile yandaş olmakla suçluyor. Bu gerçekten siyasetin, medya etiğinin ötesinde bir dürüstlük sorunu.

SABAHCHP yandaşı medyada rüşvet sansürü!Rüşvet pazarlığı CHP odasında başladı!

'nin kendisinden TOGO ikiz kuleleri için 25 milyon lira rüşvet istediği iddiasıyla suç duyurusunda bulunan  eski  Milletvekili  basın toplantısı düzenledi. Aygün basın toplantısında "Bir konuşalım’ diye belediyeye çağırdılar. Perşembe günü kız kardeşimle gittim. Bana ‘Ağabey bize ne vereceksin’ dediklerinde “Bana böyle bir teklifle nasıl gelirsiniz. Benden niye para istiyorsunuz? İstinafa müracaat edip etmemek için. Ben gidiyorum” dedim ve çıktım. Ankara’nın Yavaş’tan çekeceği var" açıklamasında bulundu.

RÜŞVET PAZARLIĞI CHP ODASINDA BAŞLADI!'nin kendisinden TOGO ikiz kuleleri için 25 milyon lira rüşvet istediği iddiasıyla suç duyurusunda bulunan  eski  Milletvekili  basın toplantısı düzenledi. Aygün 'TOGO Kuleleri' inşaatının mühürlenmesinin ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne çağırıldığını belirterek, "Perşembe günü belediyeye kız kardeşim ile gittik. Grup odasına girdik, 8 tane Meclis üyesi. 'Ağabey bize ne vereceksin?' diye soruyorlar. Ben 'Sizde hiç korku yok mu? Burası CHP'nin odası' dedim. Bana ne cesaretle böyle bir teklifte bulunursunuz? Benden niye para istiyorsunuz? İstinafa müracat edip etmemek için. Bu toplantı da bana sürekli ne vereceksin. Yav ne vereyim, niye veriyim kardeşim! 'Ben gidiyorum' deyip çıktım" diye konuştu. Daha önce kendi ofisinde 3 belediye meclis üyesinin gelerek "Abi ya sen bize bir şey söyle de biz bunu bağlayalım" dediğini "Ya neyi bağlayacaksınız? Sizin derdiniz ne? diye sorduğunda da 25 milyon dediklerini söyleyen Aygün " 14 Mayıs'ta, 20 Haziran'da, 22 Temmuz'da  burayı denetledi. 10 Kasım'da ben dilekçe verdim gelin denetleyin diye. Mübarek adam sen buraya 3 tane adam yollamışsın, denetlemişsin, denetleme raporlarını vermişsin, aferin Sinan Aygün çok güzel inşaat yapmışsın övgüler oldu, methiyeler oldu. Ondan sonra neden ofisime gelip bu görüşmeyi yaptınız" dedi. İşte Aygün'ün diğer açıklamaları;

Rüşvet pazarlığı CHP odasında başladı!25 MİLYONLUK OKUL BEDELİNİ NEREDEN HESAPLADIN?
Mansur Yavaş diyor ki; 'Biz 25 milyonu okul için istedik'. 25 milyon okul bedelini sen nereden buldun ya. '1 milyonluk okul yapıyorlar' diyor. 1 milyon da yanlış 25 milyon da yanlış. Bu okulun maliyeti 6.5-7 milyon liradır. 25 milyon nereden çıktı? Benden okul pazarlığı yapmaya gelmediniz ki!
Arsa 12 bin 82 metredir. Mansur Bey'in dediği gibi 20 bin metrekare değildir. Bunun 2 bin 722 metresi şahsıma aittir. Benden rüşvet istediler, para istediler" diye suç duyurusu yapıyorum. Yavaş beni 'cülükle suçluyo Londra'da kimin evi, şirketleri var bunu araştırın bakalım. FETÖ'cülükle suçlanacak son insan benim..

İSTİNAF DİLEKÇESİ 28 DAKİKA SONRA NEDEN GERİ ÇEKİLDİ?
AYGÜN, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin istinaf dilekçesini 28 dakikada geri çektiğine işaret ederek "Bu Mansur Yavaş'tan, belediyeden, Ankara'nın çekeceği var. Mimarlar Odası Ankara Şubesi ruhsatın iptali için dava açıyor. Bu sefer diyor ki, Mimarlar Odası dava açabilir. Böyle bir karar çıkıyor ve bu inşaat mühürlenebilir. İşte sorun bu. Biz de diyoruz ki, biz istinafa götürdük, davayı kazandık. Bunu da istinafa götür diyoruz. 'Götürmem' diyor" Yavaş'ın 30 gün içinde karara itiraz etmesi ya da etmemesi gerekiyordu. Süre 13 Aralık'ta doluyor. İstinafa götürüyoruz. Ben Mansur Yavaş'ın özel kalemine dilekçe veriyorum. Bak diyorum, siz bu davayı kaybederseniz ben kaybetmiyorum. Çok büyük tazminat ödersiniz, bedel ödersiniz. Bu parayı belediyeden alırım ben. Çünkü yanlış bir şi yapmadım. 16.00'da verdim, 16.57'de üç dakika kala istinafa başvurdular. Haksız davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir şeklinde başvuru yapılıyor.. Bu Mansur Yavaş'ın talebi. 28 dakika sonra 17:25'te dilekçeyi geri çektiler. Çekme gerekçesinde "İstinaf yoluna gidilmesinde idaremizin hukuki menfaati bulunmamaktadır ' deniliyor. Pazartesi günü de inşaatı mühürlediler" dedi.

 

BUNU GELİP ARSAYI ÖLÇSÜN DİYE YAVAŞ'A YOLLAYACAĞIM
Mansur Yavaş'ın TOGO kulelerinin arsasının büyüklüğünü de doğru söylemediğini anlatan Aygün, "Bu metreyi Yavaş'a yollayacağım. Kaçak inşaat diyordu. Gitsin ölçsün" dedi.

MADEM RANTIM 950 MİLYON LİRA, YAVAŞ 550'YE BENDEN ALIP ODTÜ'YE BAĞIŞLASIN
AYGÜN, " 25 bin metrekare inşaat yapmam gerekirken 120 bin metrekare inşaat yapmışım ve rant sağlamışım. Değeri de 950 milyon liraymış. 120 bin metrekare eksi 7 kat yerin dibine doğru otopark. 22 bin 500 metrekare inşaat yaptım. Ankara için mahsurlu bu adam. Madem rantım 950 milyon lira ben o rantı sana 550 milyon liraya vereyimq. Karşıda ODTÜ yerleşkesi var, yurt sorunları var. Çok yardımsever ya ODTÜ'ye bağışlasın, yurt yapsın burayı.

YAVAŞ'I ADAYLIĞA İKNA ETTİĞİ İDDİA EDİLEN FETÖ'CÜLER ÖRGÜTÜN KASALARI...
CHP'li eski Milletvekili Sinan Aygün'ün, Mansur Yavaş'ın CHP'den başkan adayı olmasında etkili olduğunu öne sürdüğü FETÖ'nün firari isimleri 'la 'ın, örgütün para kasalarıydı. FETÖ'nün Ankara'daki mali imamı pozisyonunda bulunan Bıyık, "Terörden Arananlar" listesinde "Gri" kategoride, Saruhan ise, "Turuncu" kategoride yer alıyor. Aygün, açıklamasında FETÖ'nün ATO imamı firari Ayhan Atalay'ın, Yavaş'ı CHP'den aday olmaya ikna ettiğine dikkat çekerek diğer firari FETÖ'cüler Hüseyin Saruhan ve Rahmi Bıyık'ın rolüne de dikkat çekmişti. Saruhan ve Bıyık'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan 73 sanıklı FETÖ Ana Dava'nın sanıkları arasında. Eylül 2015'te yurt dışına kaçtığı belirtilen Hüseyin Saruhan himmet toplama işlerini yürütüyordu. Rahmi Bıyık'la birlikte hareket ettiği belirlenen Saruhan'ın, HTS kayıtlarında örgütün kritik isimleri firari Şerif Ali Tekalan, , İsmet Aksoy, Hüseyin Kara, Abdulkadir Aksoy ve Süleyman Uysal ile irtibatlı olduğu kaydedildi. Bıyık'ın, FETÖ'nün Türkiye'deki eğitim imamı olarak bilinen firari sanıklardan Cemil Koca'nın ortağı olduğu şirkete para transferleri dikkat çekiyor.

CHP SÖZCÜSÜ ÖZTRAK ÖRTBAS DERDİNE DÜŞTÜ
CHP sözcüsü , rüşvet skandalıyla ilgili "Bu mesele bizim için artık noktalanmıştır. Genel hukuk ve parti içi hukuk süreci işlemektedir" dedi.

ANALİZ - CHP'de muhalefete yer yok! Parti içindeki muhalifler neden hep susturuluyor?

2010 yılından bugüne kadar Kemal Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP'de parti içi muhalif isimler ya ihraç edildi ya da baskılar nedeniyle partiden istifa ettirildi. O isimler CHP'den ihraç edilip susturuldukları gibi siyaset sahnesinden de silindiler yok olup gittiler. CHP'de yaşanan bu süreç akıllara "parti içerisindeki muhalefet neden hep susturuluyor? Kim ya da kimler muhaliflerin görüşlerine tahammül edemiyor?" sorularını getirdi. İşte akıllara gelen tüm soruların yanıtı analiz haberimizde...

CHP'de muhalefete yer yok!2010 yılından bugüne kadar Kemal Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP'de parti içi muhalif isimler ya ihraç edildi ya da baskılar nedeniyle partiden istifa ettirildi. O isimler CHP'den ihraç edilip susturuldukları gibi siyaset sahnesinden de silindiler yok olup gittiler. CHP'de yaşanan bu süreç akıllara "parti içerisindeki muhalefet neden hep susturuluyor? Kim ya da kimler muhaliflerin görüşlerine tahammül edemiyor?" sorularını getirdi. İşte akıllara gelen tüm soruların yanıtı analiz haberimizde...

KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN GÖREVDEN ALINAN;
3 KASIM 2010- ÖNDER SAV (CHP Eski Genel Sekreteri)

KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN İHRAÇ EDİLENLER;
11 ARALIK 2014- SÜHEYL BATUM (CHP Eski Genel Sekreteri)
26 OCAK 2015- BİRGÜL AYMAN GÜLER (CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü
20 KASIM 2018- ÖZTÜRK YILMAZ (CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili)
20 KASIM 2019- YILMAZ ATEŞ (Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı)
4 MART 2016- AYLİN NAZLIAKA- (Ankara Eski Milletvekili) (CHP PM'nin oy çokluğuyla partiye yeniden döndü)

KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN HAKKINDA İŞLEM YAPILANLAR
26 MAYIS 2017- FİKRİ SAĞLAR- (Eski Kültür Bakanı ve Parti Meclisi üyesi
28 HAZİRAN 2018- GÜRSEL EROL (Elazığ Milletvekili)

ÖNDER SAV'I GÖREVDEN ALDI, SÜHEYL BATUM'U İHRAÇ ETTİ
Kemal Kılıçdaroğlu, partinin ikinci kişisi olarak tanımlanan CHP'de Genel Sekreteri Önder Sav'ı görevden aldı, Önder Sav'ın yerine gelen Süheyl Batum'u partiden ihraç etti.
Kılıçdaroğlu'nun; CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş'i de partiden ihraç ettiği öğrenildi.
Kılıçdaroğlu, kendisine eleştiren parti yöneticileri hakkında da "kesin çıkarma" talebiyle işlem yapıyor.

KILIÇDAROĞLU; 37 YILLIK CHP'Lİ ÖNDER SAV'I GÖREVDEN ALDI
ÖNDER SAV (CHP Eski Genel Sekreteri): CHP'de; 37 yıl boyunca kesintisiz milletvekilliği yaptı. CHP Genel Sekterliği görevinde bulundu. 7 Mayıs 2010 tarihinde Deniz Baykal'a yönelik kaset kumpasında Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında yer aldı ve Kılıçdaroğlu'na açıktan destek verdi.
Önder Sav, 3 Kasım 2010 tarihinde yaptığı açıklamada, Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi.

Sav, "CHP şimdiye kadar yaşamadığı bir Genel Başkan tasallutu ile yürütülüyor. Bu Genel Başkan tasallutunu CHP Parti Meclisi ile görevi devam eden MYK ile örgütleriyle, meclis grubuyla püskürtecektir. CHP kimsenin babasının malı değildir. 'Ben istediğim kuralı kafama göre uygularım' mantığına teslim olacak bir parti değildir. Bundan sonra Genel Başkan'ın bu sorumsuz, hukuk tanımaz, aşiret devletlerinde olacak anlayışının sürüp sürmeyeceğini hep beraber görüyoruz. Ama, hukuku bilmeyenlere hukuku bildirmek de bizim görevimizdir. Genel Başkan bu davranışıyla CHP Tüzüğü'nün disiplin hükümlerini de ihlal etmiş olmaktadır" dedi

Kemal Kılıçdaroğlu, aynı gün (3 Kasım 2010) Önder Sav'ı CHP Genel Sekreterliği görevinden aldı. CHP'de genel sekreterlik görevinde bulunan kişiler, partinin ikinci kişisi olarak tanımlanıyor.

ÖNDER SAV'IN YERİNE GELEN SÜHEYL BATUM DA İHRAÇ EDİLDİ
SÜHEYL BATUM (CHP Eski Genel Sekreteri): CHP'nin Genel Sekreteri Önder Sav, 9 Kasım 2010 tarihinde görevini Süheyl Batum'a devretti.
Batum; 3 Kasım 2014 tarihinde CHP Eskişehir Milletvekili olduğu dönemde CHP'nin son dönemde tutarsız politikaların kurbanı olmaya devam ettiğini belirterek, "Karşımızda Türkiye'nin batısı için başka, doğusu için başka ve gelişmelere göre politika üretmeye çalışan bir CHP var. Herkese göre politika geliştirerek, halk oy vermez. Bir dik duruşun, bir politikan olur. O politikana göre gelişmeleri şekillendirirsin. Herkesin gönlü olsun da oy alalım, iktidara gelelim anlayışı ile iktidara gelen bir parti görülmemiştir. Rüzgarın önünde savrulmamak gerekir" dedi.

Batum, CHP içinde geniş bir grup olarak Emine Ülker Tarhan'ın tüm açıklamalarına katıldıklarını ve Tarhan gibi düşündüklerini belirterek, "CHP'yi sarsarak kendine getirmek istiyoruz" dedi.

CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK), 11 Aralık 2014 tarihinde Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum'un partiden ihracına karar verdi.

GÜLER, CHP'NİN 30 MART SEÇİMLERİNDE FETÖ İLE İTTİFAK YAPTIĞINI SÖYLEDİ, İHRAÇ EDİLDİ
BİRGÜL AYMAN GÜLER (CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü): Birgül Ayman Güler, 15 Aralık 2014 tarihinde, "Her ne kadar parti yönetimimiz inkar etse de 30 Mart seçimlerinde bir ittifak yaptı, cemaatle ittifak yaptı. İllerde ve ilçelerde cemaatin çeşitli unsurlarının Cumhuriyet Halk Partisi'yle yürüdüğünü hepimiz gördük" dedi.

Güler, CHP'nin HDP'yle dirsek teması içinde yürüdüğünü, bunun da önemli bir problem olduğunu söyledi.

Güler, 26 Ocak 2015 tarihinde partisinden istifa ettiğini açıkladı. CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK), Birgül Ayman Güler'in partiden ihracına karar verdi.

ÖZTÜRK, KEMAL KILIÇDAROĞLU'NU ELEŞTİRDİ, PARTİDEN İHRAÇ EDİLDİ
ÖZTÜRK YILMAZ (CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili): TBMM CHP Grup Disiplin Kurulu, 20 Kasım 2018 tarihinde Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz'a "gruptan kesin çıkarma" cezası verilmesi kararını aldı.

Öztürk Yılmaz'a, CHP Tüzüğü'nün ilgili maddelerine aykırı eylemleri nedeniyle CHP Grup İç Yönetmeliği'nin 79'uncu maddesi gereğince "gruptan kesin çıkarma" cezası verilmesine kesin olarak karar verildi.

Öztürk Yılmaz, Türkçe ezan açıklamaları ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan açıklamaları nedeniyle iki kez 'kesin ihraç' talebiyle disiplin kuruluna sevk edilmişti.

ATEŞ, "CHP, FETÖ'YE TESLİM OLDU" PARTİDEN İHRAÇ EDİLDİ
YILMAZ ATEŞ (Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı): Yılmaz Ateş, CHP Ankara İl Disiplin Kurulu kararıyla partisinden ihraç edildi. Yılmaz Ateş, bir özel televizyon kanalında dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a yönelik kaset komplosunu hatırlatarak "Terör örgütünün 2010 yılında partimize kurduğu kaset komplosuna karşı yönetim olarak dik duramadık. MHP dik durdu, Fenerbahçe dik durdu. Kendilerini tebrik ediyorum. Ama Genel Başkan yardımcısı olarak içinde yer aldığım yönetim mücadeleyi göze alamadı, terör örgütüne (FETÖ) teslim oldu" ifadelerini kullandı.
Yılmaz Ateş, 20 Kasım 2019 tarihinde Ankara İl Disiplin Kurulu tarafından genel merkezin talebiyle CHP'den ihraç edildi.

NAZLIAKA, BİR MİLLETVEKİLİNİN ATATÜRK RESMİNİ İNDİRDİĞİNİ SÖYLEDİ, İHRAÇ EDİLDİ
AYLİN NAZLIAKA (Ankara Eski Milletvekili): Aylin Nazlıaka, "bir milletvekilinin odasındaki Atatürk resmini indirdiği"ni söyledi. CHP Yüksek Disiplin Kurulu, 4 Mart 2016 tarihinde Aylin Nazlıaka'nın partiden kesin ihracına oy çokluğuyla karar verdi. CHP Parti Meclisi (PM) 15 Eylül 2019 tarihinde Aylin Nazlıaka'nın partiye dönmesine oy çokluğuyla karar verdi.

FİKRİ SAĞLAR'A KINAMA CEZASI
FİKRİ SAĞLAR (Eski Kültür Bakanı ve Parti Meclisi üyesi): Fikri Sağlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Parti Meclisi'nde (PM) herhangi bir karar alınmasına izin vermiyor. 6-7 saat tartışıyoruz ancak o, kulağına kim ne fısıldıyorsa kararını ona göre veriyor" dedi.
Sağlar, "CHP artık karar almak ve uygulamak zorundadır. Karar veremeyenlerin yerine karar vereceklerle yürümek zorundadır. Çünkü artık fedakarlık bitti. Bütün gemiler yakıldı" ifadelerini kullandı.
CHP Yüksek Disiplin Kurulu, 26 Mayıs 2017 tarihinde Parti Meclisi'nin (PM) kararıyla 'kesin çıkarma' cezası istenen Mersin Milletvekili Fikri Sağlar'a kınama cezası verdi.

"CHP 25 İLDEN VEKİL ÇIKARAMADIK" DEDİ, KESİN İHRAÇ TALEBİYLE DİSİPLİNE SEVK EDİLDİ
GÜRSEL EROL (Elazığ Milletvekili): Gürsel Erol, partisinin 25 ilden vekil çıkaramadıklarını belirterek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun istifa etmesini istedi.
Erol, "Mevcut Genel Merkez Yönetimini sıfat ve unvanları ne olursa olsun bu mağlubiyetin sorumlusu olarak görüyorum ve derhal istifaya davet ediyorum. Bu çağrımı genel merkez tarafından belirlenen, garanti seçim bölgesinden gelen bir milletvekili olarak değil, Tunceli ve Elazığ'da seçim kazanmış, partinin ilkeleri ve etik değerleriyle siyaset yapan fedakar bir milletvekili olarak yapıyorum. Partimizin koltuk adamlarına değil, ülkenin yönetimi ile ilgili iddia taşıyan dava adamlarına ihtiyacı vardır" dedi. Erol, Genel Merkez önünde oturma eylemi yapacağını açıkladı.
Gürsel Erol, 28 Haziran 2018 tarihinde Parti Meclisi toplantısında alınan kararla, kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi.

Bu haber 200891 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Tüm dünya bunu konuşuyor! Katar'daki alçak saldırıda olay 'MİT' detayı
Tüm dünya bunu konuşuyor! Katar'daki alçak saldırıda olay...
Tüm dünya bunu konuşuyor! Katar'daki alçak saldırıda olay 'MİT' detayı
Tüm dünya bunu konuşuyor! Katar'daki alçak saldırıda olay...