Son dakika: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den grup toplantısında önemli açıklamalar
Son dakika: Bahçeli'den 'Türkiye Yüzyılı' mesajı: Milletin yeni bir zafer atılımı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulunuyor.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle; Biz de diri umutlarımızla 2023 yılına hazırlanıyoruz.

Dirayetli siyasetlerimizle 2023'ün yol haritasını hazırlıyoruz. Hiçbir ihmali göz ardı etmiyoruz. Her insanımıza gönlümüzü açıyoruz. Yüreğimizden bir yer ayırıyoruz. MHP olarak milletimize gönlümüzü verdik, ülkemize gönlümüzü adadık. Hiç kimseyi öteki görmüyoruz, ötekileştirmiyoruz. Milletimizin tüm güzelliklerini sahipleniyoruz.


"Dengeli ve dirayetli siyasetimizle 2023'ün yol haritasını hazırlıyoruz. Sürekli faal halindeyiz. Siyasi faaliyetlerimizle sürekli arazide bulunuyoruz. Başarıyı hake den bir irademiz. Başarıyla yükselecek bir ülkemiz olduğunu çok iyi biliyoruz. 85 milyon Türk vatandaşımızın tamanına el uzatıyoruz. 2023 yılında başarmanın dışında bir seçenek tanımıyoruz."
"Köylülerimizin her sorunu sorunumuz, her talepleri siyasi ahlakımıza emanettir. Hiç kimseyi öteki görmüyor ve ötekileştirmiyoruz. Bu ilhamla Türkiye'nin her yerindeyiz. Türkiye'yi doyuran vatandaşlarımıza ne yapsak azdır yetersizdir. Arka ayağı ile kulaklarını kaşıyan köylüleri bilemez. Yaparsa Cumhur İttifakı ve Milliyetçi Hareket Partisi yapar."
"Yorulmamızı bekleyenler biliniz ki hayal kırıklığına uğrayacaktır. Durmayacağız, açık hava toplantısı halkalarımıza kasımda da devam edeceğiz. Yılmamızı gözleyenler, vazgeçmemizi düşleyenler emin olunuz ki emeğin yerde kalmayacağını kesinlikle görüp yaşayacaklardır. Biz erik dalına basmıyoruz, boş sözlere kulak asmıyoruz."
"HAÇIN HİLALE TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜNÜN ÖZÜNDE TÜRK VE İSLAM DÜŞMANLIĞI YATIYORDU"
Türk milleti adına 20. yüzyılın ilk çeyreğinde bir asırlık olaylar olmuştur. 1900 ile 1925 yılları tarihin akış hızının hiç olmadığı kadar yavaşladığı bir zaman aralığıdır. Bitmeyen savaşlar, dinmeyen kanamalar, azalmayan operasyonlar, ara vermeyen şer oyunları, çöken imparatorluk, kaybedilen topraklar bizim hazin gerçeklerimizden bazıları olarak hala milli hafızalardadır.
"TÜRK MİLLETİ BAĞIMSIZLIĞINA DÜŞKÜN BİR MİLLETTİR"
Haçın hilale tahammülsüzlüğünün özünde Türk ve İslam düşmanlığı yatıyordu. Vatan topraklarını kana bulayanlar geldikleri gibi giderken arkalarında korkunç zulüm sahneleri bırakmıştır. Eşi benzeri az görülmüş bir beka meselesi verildi. Bir Türk devleti yıkılıp yeni bir Türk devleti kuruldu. Aralıksız cepheden cepheye koştuk durduk. Meydan okuduk ancak istiklal ve istikbal mücadelemizden en küçük bir taviz vermedik. Çünkü Türk millet bağımsızlık onuruna düşkün bir millettir. 20. yüzyılın ilk çeyreğinde bir imparatorluk kaybettik, tarihi süreklilik içinde yeni bir Türk devletini de fiile geçirmeyi başardık.
Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden tıpkı bir anka kuşu gibi milli devlet formatında Türkiye Cumhuriyeti doğdu ve yerini aldı.
Türkiye Cumhuriyetini kuranlar gökten zembile inmemiştir. Hepsi Osmanlı İmparatorluğu döneminde hayata gözlerini açmışlar, Osmanlı İmparatorluğu'na hizmet etmişlerdir. Başka bir alternatif kalmadığından Türkiye Cumhuriyeti'nin doğumunu sağlamışlardır.
"TÜRKİYE YÜZYILI'NIN DÜNYAYA YAYILMASI MÜCADELESİNE VARIZ"
Türk milletine hizmet azmi Türkiye Yüzyılı ile daha da zirveye çıkacaktır. 3 Kasım 200 yılında gerçekleştirdiğimiz 6. Olağan Büyük Kurultayı'nda açıklamıştık. O günkü sözleşmemizle bugünkü Türkiye Yüzyılı üst üste çakışmış ve Türkiye ve Türk milleti muazzam bir uyanışa ve kalkışa geçmiştir. Biz Sayın Cumhurbaşkanının 'Gelin Türkiye Yüzyılı'nı birlikte oluşturalım' davetine icabet ediyor, çağrıya kulak veriyor. Buna da hazır olduğumuzu açık yüreklilikle dile getiriyoruz."
TÜRKİYE YÜZYILI AÇIKLAMASI: DEVLET HAYATIMIZA YENİ BİR HEDEF, YEPYENİ BİR İVME KAZANDIRMIŞTIR
20. yüzyıl Türk milletinin beka, Türkiye'nin de derlenme, toparlanma yüzyılıdır. 1946-2017 yılları arasında tezahür eden 71 yıllık çok partili parlamenter sistem hayatı cumhuriyetin 2. evresidir. 3. evresi ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle tanınacaktır. Yeni hükümet sistemi önümüzdeki yeni bir Türk asrının mukaddemesidir. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan Türkiye Yüzyılı beyanı devlet hayatımıza yeni bir hedef, yepyeni bir ivme kazandırmıştır. Türkiye Yüzyılı çağrısı yeniden bir Kızılelma çağrısının tedarik sahasına geçiştir. Türk milletine hizmet azmi, Türkiye Yüzyılı anlayışıyla daha da zirveye çıkacaktır. 3 Kasım 2000 yılında gerçekleştirdiğimiz kurultayımızda 100 yılla sözleşme hedefimizi açıklamıştır. O günkü 100 yılla sözleşme beyanımızla bugünkü Türkiye Yüzyılı beyanı birbirini tamamlamış, Türkiye milleti muazzam bir kalkışa ve uyanışa geçmiştir. Biz Sayın Cumhurbaşkanının gelin Türkiye Yüzyılı vizyonunu birlikte inşa edelim, yeni bir milli mutabakat zemini haline dönüştürelim davetine icabet ediyor, buna da hazır olduğumuzu açık yüreklilikle dile getiriyoruz. 17 başlığın hepsini de yararlı ve yerinde buluyor, destekliyoruz.
Türk milleti beklenendir, sevilendir, özlenendir, merak edilendir. Hoşgörü ve merhametin sancak gibi yükselen erdemidir. İstikbal, huzur ve şefkat yüzyılımızın kapısı aralanmıştır. Dünyadan Türkiye'yi çıkarın geride hiçbir şey kalmayacaktır. Tarihe kahramanlıklarıyla istikamet çizen Türk milletine cumhuriyetin yeni yüzyılına mühür vurmak yakışacaktır. Türkiye Yüzyılı, Türkiye milletinin yeni bir zafer atılımıdır. Zafer, ümit kaynağının bir çeşmesidir. Gönülleri birleşenler ölse de bir gün gök kubbede kalacaktır seslerinden ün. Ayrıntısına girmeyeceğim, zedeleyici sebeplerden dolayı cumhuriyetin ilk yüzyılında treni kaçırdık. Türkiye Yüzyılı doğrultusunda hep birlikte ilerleyeceğiz.
Zillet, millete galip gelemeyecektir. Zillet, Türkiye'nin önünü kesemeyecektir. Siyaset yapıyorum diye çullarını yakanlara Türk milletinin kapıları sürgülüdür. Türkiye Yüzyılı vizyonunun ülkemize, hayırlı olmasını Allah'tan niyaz ediyor, Sayın Cumhurbaşkanımızı, hükümetini ve partisini tebrik ediyorum.
Türkiye'nin gelişmesi, güçlenmesi, zenginleşmesi, kalkınması maksadıyla yapılan her girişimin, çalışmanın destekçisiyiz. Yerli ve milli silah sanayimiz imrenilecek seviyeye ulaşmıştır. İHA'lar, SİHA'lar, yine milli silah ve füze imalatı milletimize haklı bir gurur yaşatmaktadır. Üzerimizde hesap yapan terör çeteleri dikkat etsinler, akıllarını başlarına alsınlar, dev artık uyanmakla kalmamış, muhteşem bir teknolojik atılımla ayağa kalkmıştır. Türkiye artık kendisine has imkan ve kabiliyetiyle otomobilini yapacak bir aşamaya gelmiştir. Bundan sadece Türkiye alerjisi olan odaklar rahatsız olacaktır. Sayın Kılıçdaroğlu sana bir kötü Haber vereyim. Togg'un seri üretimi 2023 yılında başlıyor; buna şimdiden hazır ol, siparişini vermek için de sıraya gir. Togg'un banttan indirilme törenine katılarak ortak sevince katıldık. Tek bir fabrika kurulmadı diyerek yalanlarına yenisi ekleyen Kılıçdaroğlu'na diyorum ki zaman bulursan Gemlik'e gitmeyi öneriyorum.
Sayın Kılıçdaroğlu parlak beyinler uzaklarda değil, Ahmet'te ara, Mehmet'te ara, yabancısı olduğun Türk milletinde ara ve mutlaka bulacağını da kafandan çıkarma. Akaryakıt bulunmadığından dolayı 100 metre sonra duran Devrim otomobilinden 61 yıl sonra Türkiye'de hayaller gerçeğe dönüşmüştür. Yapamazsınız diyenler ters köşededir, üretemezsiniz diyenler uçurumun dibindedir. Satamazsınız diyenler de yakında tel tel dağılacaktır. İnandık ve dedik ki bir Türk dünyaya bedeldir. Türk milletinin karakteri yüksektir, Türk milleti zekidir, çalışkandır. Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda gizlidir. Atak ve GÖKBEY helikopterlerini, Akıncı, Bayraktar, Anka, hava araçlarını yapmak için emek veren Türk milletidir.
Türkiye, Avrupa'nın 1 numaralı ticari araç üreticisidir. Tablo böyleyken milli ve yerli bir otomobil markasına sahip olamamak hepimizi rahatsız etmedi mi? Kılıçdaroğlu ve diğerleri için geçerli değildir zira onlar her yapılanı karalamaktadır. 2030 yılına kadar üretilecek 1 milyon otomobille milli gelirimize 50 milyon dolarlık destek sağlanacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımıza, ilgili bakanlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Togg'un Türk milletine hayırlı olmasını diliyorum. Hamd olsun aşı tutmuştur, verilen emekler meyvesini vermiştir.
Ekonomik istikrarı ön plana çıkarıp siyasi istikrarı ikinci plana itmek makul bir tercih değildir. Ekonomik ve siyasi istikrarsızlık birbirinin yapışık ikizi gibidir. 1920'li yıllardan başlayan yeniden imar çabaları günümüze kadar süregelmiştir. Türkiye bir yandan siyasi istikrar ve güvenliği, diğer yandan da ekonomik istikrarı aynı anda başarmış bir ülke mertebesindedir. Türkiye gücüne güç katıp yoluna devam edecektir. Zaman, Türkiye zamanıdır. Yüzsüzler bu yüzyılın silik gölgeleri olmaktan kaçamayacaklardır. Tehdit nereden gelirse gelsin Türk milleti tek yürek halinde azgınlaşan tehditlere karşı koyacaktır. Başkalarına özenen, taklit eden, kendine güveni olmayan, tanzimatçı ablukanın ardından debelenen elitler Türkiye'nin büyüklüğünü anlayacak asgari milli ruha sahip olmayan nasipsizlerdir... Zülfikar Gençtürk
15-temmuz.net haberleri
YORUMLAR